Danıştay Üçüncü Daire
Ferdi teşebbüs halinde gerçekleştirilen yatırımdan dolayı hak edilen yatırım indirimi kollektif şirketten elde edilen ticari kazançtan indirilebilecektir. Uyuşmazlık, özel olarak yaptığı turistik otel inşaatı nedeniyle mükellefe tanınan yatırım indirimi istisnasının ortağı bulunduğu Kollektif şirketten elde ettiği ticari kazancına uygulanıp uygulanamayacağı hususuna ilişkin bulunmaktadır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 202 sayılı Kanunun 16. maddesiyle eklenen bölümün ek 1. maddesinde, ticari veya zirai kazançları üzerinden vergiye tabi mükelleflerin (adi, kollektif ve adi komandit şirketler dahil) yaptıkları yatırımların, bu bölümde yazılı kayıt ve şartlar dahilinde ilgili kazançlarından indirileceği hükme bağlanmış olup, maddede yer alan 'ilgili kazançtan kastedilen, yatırım indirimine konu olan gelir unsurudur. Diğer bir anlatımla, ticari faaliyetinden dolayı yatırım indiriminden yararlanan bir mükellefin yatırım indirimi istisnasından yalnızca ticari kazancı bakımından yararlanması mümkün olup, bu mükellefin varsa zirai kazancı bakımından yatırım indiriminden yararlanmasına olanak bulunmamaktadır. Nitekim, sözü edilen maddenin gerekçesinde de, bu maddeye göre ticari, sınai ve zirai yatırım yapmış olan bir gelir vergisi yükümlüsünün bu yatırım tutarının belirli bir kısmım gerek yatırım yapmış olduğu işletmeden, gerekse ticari işlerinden elde etmiş olduğu ticari kazançlarından düşebileceği açıklanmak suretiyle gelir unsuru değişmedikçe, yani aynı tür faaliyetten doğan bütün kazançlara yatırım indirimi istisnası uygulanabileceği prensibi kanun koyucu tarafından benimsenmiştir. Bu durum karşısında, davacının ferdi teşebbüs halinde gerçekleştirdiği yatırım nedeniyle hak ettiği yatırım indirimini, ortağı bulunduğu kollektif şirketten elde ettiği ticari kazancından indirmesinde kanuna aykırılık bulunmadığından aksine bir görüşle davacı hakkında yapılan tarhiyat işleminde isabet görülmemiştir. Açıklanan sebeple, temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, davanın kabulü ile 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 2. fıkrası uyarınca kusur cezalı tarhiyat işleminin iptaline, oyçokluğuyla karar verildi.