Dairesi
Terkedilen ticari faaliyete ilişkin zarar, sermayeden kaynaklanan bir zarar niteliğinde olduğundan, tarh yılında elde edilen gayrimenkul sermaye iradından mahsup edilemez.
Karar No
1989/3326
Esas No
1987/1366
Karar Tarihi
26-09-1989

Danıştay Dördüncü Daire

Terkedilen ticari faaliyete ilişkin zarar, sermayeden kaynaklanan bir zarar niteliğinde olduğundan, tarh yılında elde edilen gayrimenkul sermaye iradından mahsup edilemez. Uyuşmazlık, tarh döneminden önceki yılda terkedilen ticari faaliyete ilişkin zararın, tarh döneminde elde edilen gayrimenkul sermaye iradından mahsup edilip edilemeyeceği hususuna ilişkindir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 85. maddesinde, istisnalar dışında kalan kazanç ve iratlar hariç olmak üzere, mükelleflerin ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları yıllık beyannamelerinde toplamaya mecbur oldukları hükmüne yer verildikten sonra aynı Kanun’un 88. maddesinde gelirin toplanmasında (Aile reisi beyanlarında eş ve çocukların geliri dahil) gelir kaynaklarının bir kısmından hasıl olan zararların, diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edileceği, menkul ve gayrimenkul sermaye iratlarında gider fazlalığından doğan zararlar hariç, sermayede vukua gelen eksilmelerin ise zarar add olunmayacağı, hükme bağlanmıştır. Bu yasa hükümleri birlikte incelendiğinde, bir gelir kaynağından örneğin ticari kazanç kaynağında hasıl olan zararın, meydana geldiği yılda mevut diğer gelir kaynaklarından, bu şekilde zarar kapatılamazsa takip eden yıllarda elde edilen gelirden mahsubuna yasal bir engel yoktur. Ancak bunun için indirilecek zararın, sermayede meydana gelen azalmadan kaynaklanan bir zarar olmaması ve gerçek bir zarar niteliği taşıması gereklidir. Zararın oluştuğu gelir kaynağının ortadan kalkması veya faaliyetin sona erdirilmesi hallerin de artık bir gerçek zarardan değil, sermayede meydana gelen eksilmeden söz dilebileceğinden, bu tür zararların ise, müteakip yıllardaki diğer gelir kaynaklarından elde edilen gelirlerden mahsubuna imkan yoktur. Olayda, yükümlünün ticari faaliyetini 31.12.1978 tarihinde kapatarak işi terk ettiği ve bu hususun Vergi Dairesi’ne bildirildiği açık olduğuna ve tarh döneminde ise yalnızca gayrimenkul sermaye iradı elde edildiğine göre, zararın oluştuğu gelir kaynağında düzenlilik ve devamlılık kalmadığından, bu işten meydana gelen zararın sermaye kaybı niteliği taşıması nedeniyle gerçek zarar gibi kabul edilerek tarh yılında elde edilen gayrimenkul sermaye iradından mahsup edilmesinde yasal isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle Vergi Dairesi temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına zarar mahsubu kabul edilmeyerek beyanname üzerinden tahakkuk ettirilen vergilerin onanmasına oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı