Dairesi
Re'sen vergi tarhının amacı, yükümlülerin beyan dışı bıraktıkları kazancın gerçeğe en yakın biçimde ve maddi delillere istinaden saptanması olup, varsayıma dayalı re'sen tarhiyat yapılamaz.
Karar No
1989/244
Esas No
1987/6156
Karar Tarihi
18-01-1989

Danıştay Dördüncü Daire 

Re'sen vergi tarhının amacı, yükümlülerin beyan dışı bıraktıkları kazancın gerçeğe en yakın biçimde ve maddi delillere istinaden saptanması olup, varsayıma dayalı re'sen tarhiyat yapılamaz. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin birinci fıkrasında re'sen vergi tarhı "vergi matrahının tamamen veya kısmen maddi delillere dayanılarak tesbitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunmasıdır" denmek suretiyle tanımlanmış, ikinci fıkrasının 4 numaralı bendinde de, defter kayıtları ve bunlarla ilgili belgelerin vergi matrahının doğru ve kesin olarak tesbitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması halinde maddi delillerin bulunmadığının kabul edileceği belirtilmiştir. Re'sen takdir yoluyla vergileme için maddede öngörülen şartların gerçekleştiğinin kesin ve açık olarak ortaya konması gerekir. Zira re'sen vergi tarhında da amaç, yükümlülerin beyan dışı bıraktıkları kazancın gerçeğe en yakın biçimde saptanmasıdır. Bu husus Gelir Vergisi Kanunu 1. maddesinin benimsediği gerçek gelir ilkesinin doğal sonucudur. Bu itibarla varsayımlara dayalı hesaplamalarla saptanan matrah veya matrah farkının, yükümlülerin yıl gelirlerinin gerçek veya gerçeğe en yakın miktarım ifade edeceği söylenemez. Uyuşmazlığa konu teşkil eden olayda re'sen tarhiyat nedeni, defter kayıtlarınım ve belgelerin sıhhatli bir vergi incelemesi için yeterli olmadığından söz edilerek Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin 1. ve 2 nolu bentlerine dayandırılmış ve yükümlünün müşterilerden aldığı çekleri nakit paralarla karışık olarak kasa defterine giriş kaydettiği halde bunları tahsil için bankaya ciro ettiğinde çıkış kaydetmediği, bunlarla ilgili bilgilerin yer aldığı hiçbir kayıt tutulmadığı ve belge de ibraz edilmediği halde, müşterilerden alınan senetlere ait ayrıntılı bilgilerin yer aldığı kayıtlar ile yükümlünün kanuni defterlerinde yer alan iş Bankası Fatih Şubesindeki 1637 numaları ticari mevduat hesabından kullanılan çeklere ait dip koçanların muhafaza edilip ibraz edildiği, tüm bu hususların söz konuşu çeklerin belgesiz satışlar karşılığı alınmış olduğunu gösterdiği ayrıca yükümlünün adı geçen banka şubesinde ayrıca bir tasarruf mevduatı hesabı açtırması ve söz konuşu çekleri bu hesaba geçirilmek üzere ciro etmesinin de bu çeklerin açıktan satışlara karşılık alındığının delili olduğu görüşüyle defter kayıtlarının ve belgelerin ihticaca salih olmadığı kabul edilmiştir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nıın 134. maddesinde vergi incelemesinden maksadın defter, hesap ve kayıtlara dayanılarak ödenmesi lazım gelen vergilerin doğruluğunu araştırmak, tesbit etmek ve sağlamak olduğu belirtilmiş olmasına rağmen; inceleme elemanınca yükümlünün bankadaki ikinci hesabı ve bu hesaba tahsil için ciro edilen çekler nedeniyle alınan ifadesinde yapılan açıklamalarda bu çeklerin mal satmak suretiyle alındığı yolunda bir tesbit veya alıcılar nezdinde bir karşıt inceleme de yapılmaksızın kabul edilmeyerek yükümlünün sözü edilen çeklerde belirtilen meblağlar tutarında açıktan mal satışı bulunduğu görüşüyle re'sen matrah tesbitinde isabet görülmemiştir. Nitekim dosyada bulunan inceleme raporuna ekli inceleme tutanağında yükümlünün, anılan hesaba yatan paraların bir kısminin kendisinin bir kısminin da eşine ait kira geliri olduğu ve aile bireylerine ilişkin özel harcamaların yapılabilmesi için bankada ikinci bir şahsi tasarruf hesabı açtırdığı yolundaki açıklamaları aksine yapılmış bir tesbit bulunmadığı halde nazara alınmamıştır. Dolayısıyla, inceleme raporundaki tesbitlerin varsayımlara dayandığı sonucuna varıldığından, defter kayıtları ve bunlarla ilgili belgelerin ihticaca salih olmadığından bahisle olayda re'sen takdir nedeni bulunduğundan söz edilemez. Bu nedenle yükümlü temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, tarhiyatın terkinine oyçokluğuyla karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı