Danıştay Dördüncü Daire
Ödeme emri tebliğinin geçerli olması için, tarh; tahakkuk eden vergi ve kesilen cezanın Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca tebliğinin yapılmış olması gerekir. Ödeme emri tebliğinden sonra; tarhiyatın tebliğ işleminin düzeltilmiş olması, daha önce düzenlenmiş bulunan ödeme emrine geçerlik kazandırmaz. AğustosAralık aylarında çalıştırdığı işçilere ödediği ücretlerden tevkif ettiği vergilere ait muhtasar beyannameyi usulüne uygun biçimde vermemesi nedeniyle adına re'sen takdir yoluyla yapılan cezalı tarhiyata ilişkin olarak düzenlenen ödeme emri, vergi mahkemesince vergi usul Kanunu'nun 102. maddesine uygun olarak vergi ve ceza ihbarnamelerinin tebliği için mükellefin bilinen veya en son adreslerinde iki defa aranmadan 103. maddeye göre ilanen tebliğe gidilmesinde kanuna uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal edilmiştir. Her ne kadar, vergi ve ceza ihbarnameleriyle ilgili tebliğ belgesinde, '............. da ikamet etmekte olup açık adresi bilinmiyor.' kaydı mevcut ise de; daha sonra, ödeme emrinin yine bu adreste tebliğ edilebilmesi, bu adresin kesin olarak değiştirilmediğini ve geçici olarak ayrılındığını gösterdiğinden, kesin olarak adresi değiştirenler gibi doğrudan ilanen tebliğe gidilmesinde isabet görülmemiştir. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığından, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasın) sağlayacak nitelikte görülmemiştir. Bu nedenle davanın reddine oybirliğiyle karar verildi.