Danıştay Dördüncü Daire
Serbest meslek faaliyetinde bulunan adi komandit şirketlere, iş sahiplerince ödeme yapılırken tevkif yoluyla ödenen vergiler, gerek komandite ve gerekse komanditer ortakların gelir vergilerine mahsup edilebilecektir. Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrasında, madde metninde sayılan gerçek ve tüzel kişilerin madde devamındaki bentlerde yer alan ödemeleri yaptıkları sırada istihkak sahiplerinin gelir vergilerince mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları belirtildikten sonra 3. bendinde, ’yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerin’ sözkonusu tevkifata tabi olduğuna değinilmiş, 96. maddesinin 1 numaralı bendinden sonra gelen (b) fıkrasında da, adi komandit şirketlerde komanditerlerin kar paylarının menkul sermaye iradı olarak gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacağı hükmüne yer verilmiştir. Diğer taraftan, anılan Yasanın serbest meslek erbabının tanımım yapan 66. maddesinin 1 numaralı bendinde gümrük komisyoncularının, 3 numaralı bendinde ise, serbest meslek faaliyetinde bulunan adi komandit şirketlerde komanditerlerin, bu işleri dolayısıyla serbest meslek erbabı sayılacakları kurala bağlanmıştır. Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce, yukarıda değinilen 66. madde hükmüne göre komanditerlerin serbest meslek erbabı sayılmasına ve 94. madde uyarınca istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapacağının öngörülmesine dayanılmak ve icra ettiği serbest meslek işi dolayısıyla adi komandit şirkete yapılan ödemelerden vergi sorumlusu durumunda bulunan iş sahipleri tarafından tevkif edilen vergilerin bu sebeple münhasıran komandite ortakların gelir vergilerinden mahsup edilebileceğinden sözedilmek suretiyle, bahsi geçen tevkifat tutarının bir bölümünün, şirketçe komanditer ortağa kar payı ödenirken 96. madde gereğince yapılması gereken tevkifat tutarından mahsup edilmesinin yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek vergi sorumlusu durumunda bulunan Şirket adına cezalı tarhiyat yapılmış ise de, söz konuşu mahsuba konu teşkil eden tevkifatın yapılmasını zorunlu kılan 94. madde hükmü uyarınca tevkifatın serbest meslek erbabı sayılanlara yapılan ödemelere hasredilmeyip, serbest meslek işlerini icra edenlere ödenen tutarlar üzerinden yapılacağının öngörülmüş elması sebebiyle, iş sahiplerince şirkete yapılan ödemeler üzerinden, münhasıran komandite ortaklarım gelir vergilerine mahsuben vergi kesintisi yapıldığı şeklindeki bir düşüncenin kabulü mümkün bulunmamaktadır. Zira, böylesi bir düşüncenin kabulü halinde, iş sahibi durumunda olan vergi sorumlularının adi komandit şirkete ödemede bulunurken komandite ve komanditer ortakların Şirketteki paylarım nazara alarak, ödedikleri tutarın komandite ortaklara isabet eden kısmı üzerinden tevkifat yapmaları gereği ortaya çıkar ki, böylesi bir durumun vergi güvenliğini sağlamak gayesiyle kaynakta tevkifat yapılması kuralına dayalı olarak düzenlenen sözkonusu 94. maddenin amacıyla bağdaşmayacağı açıktır. Bu itibarla, içerikleri açıklanan tüm bu yasa maddelerine göre anılan 94. madde uyarınca şirkete ödenen meblağlar üzerinden yapılan tevkifat tutarının gerek komandite ve gerekse komanditer ortakların gelir vergilerine mahsup edilmesine engel olacak açık bir hüküm bulunmamasına rağmen, sözü edilen tevkifatın sadece komandite ortakların gelir vergilerine mahsup edilebileceğinden bahisle şirket adına tarhiyat yapılmasında ve mahkemece tarhiyatın değişiklikle onanması yolunda verilen temyiz konuşu kararda isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, yerinde görülmeyen Vergi Dairesi Müdürlüğü temyiz isteminin reddine, sorumlu şirket temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozularak tarhiyatın terkinine oybirliğiyle karar verildi.