Danıştay Dördüncü Daire

Şirketin ortağından aldığı yüksek kaliteli çiğit için yüksek bedelle yaptığı ödemenin örtülü kazanç sayılması gerekir. Kurum kazancının tamamen ya da kısmen örtülü olarak dağıtılmış sayılmasını öngören Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 17. maddesinin ilk üç bendinde, şirketin kendi ortakları, ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek ve tüzel kişiler, yönetimi, denetimi ya da sermayesi bakımlarından dolaylı yahut dolaysız olarak bağlı bulunduğu veya nüfuzu altında bulundurduğu gerçek ve tüzel kişiler ile olan ilişkilerinde emsaline göre çarpacak derecede yüksek ya da düşük fiyat veya bedeller üzerinden veya bede&ı/ olarak alım, satım, imalat, inşaat işlemleri ve hizmet kira, ödünç para alım verme işlemleri, son bendinde ise şirketin ortakları veya bunların eşleri, usul ve füruu, uçur. dereceye kadar kan ve sihri hısımlarından olan yönetim kurulu başkan ve üyeler; şirket müdürü ya da yüksek görevlisi durumunda bulunanlara emsaline göre yüksek aylık, ikramiye, ücret veya benzeri ödemelerde bulunması, kurumun kazancının örtülü dağıtıma tabi tutulduğu haller arasında gösterilmiştir. Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 15/3. maddesinde de safi kurum kazancının saptanması sırasında sermaye şirketlerince dağıtılan örtülü kazançların indirileceği kuralına yer verilmiştir. Bu hükümlerle, kurumların gerçekte kurum bünyesinde vergiye tabi olması gereken kazançların bir kısminin türlü yollarla kurum dışına aktarılarak vergi dışı bırakılması önlenmek istenmiştir. Kurumlar tarafından yapılan ödemelerin, örtülü kazanç dağıtımı olarak nitelenebilmesi ise dağıtımın yapılış biçimi ve kazancın dağıtıldığı kişi kadar doğurduğu sonucun da irdelenmesini gerektirmektedir. Bu nedenle kazanç dağıtımının örtülü olarak yapıldığı kabul edilen işlemin Kanun'un 17. maddesi kapsamında olması ya da dağıtım yapılanların kurumun hukuken pay sahibi yahut ekonomik yönden veya yönetsel olarak söz sahibi bulunmaları, kurum kazancını azaltmadıkça ya da kazancın vergilendirilmesini engellemedikçe örtülü kazanç dağıtımından söz edilemez. Olayda örtülü kazanç dağıtımı sayılarak indirimi kabul edilmeyen matrah farkı, şirketin en büyük ortağından çiğiti yüksek fiyatla satın aldığı, bu itibarla şirket karının bu ortağa aktarıldığı görüşüyle belirlenmiş ise de, çiğitin alış tarihinden ve kalitesinden ileri geldiği anlaşılan fiyat farkının emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek sayılacak ölçüde olmadığı da görülmektedir.