Danıştay Dördüncü Daire
Yasada basım ve dağıtım işleri yürütenler için öngörülen cezai yaptırımın, Genel Tebliğ'de belgeyi kullananlar için uygulanmasının düzenlenmesi yasaya aykırı olduğundan, tebliğ hükümlerindeki yatırımla belge kullananların bağlı tutulmasına olanak bulunmamaktadır. Satırı aldığı hurda altınlar için düzenlediği gider pusulalarının, noterden onaysız olduğu ve anlaşmalı matbaalarda da basılmadığı saptanan yükümlü adına kesilen özel usulsüzlük cezasını Vergi Mahkemesi karan temyiz edilmiştir. Vergi Usul Kanunu'na 2365 sayılı Yasa ile eklenen ve son olarak 3239 sayılı Yasa ile değiştirilen Mükerrer 257. maddede, Maliye Bakanlığına yükümlüler ve meslek grupları itibariyle muhasebe usul ve esaslarım saptama ve belge düzeniyle ilgili sorumlulukları belirleme yetkisi tanınmış, maddenin ikinci fıkrasında da Yasaya göre düzenlenecek belgelerle bunlara ek olarak düzenlenecek belgelerin, üçüncü şahıslara basım ve dağıtım işlerinin yaptırılmasıyla ilgili şekil, şart, usul ve esasların ve bunlara uyulmaması halinde uygulanacak cezai şartların aynı Bakanlıkça hazırlanarak, Resmi Gazete'de yayınlanarak yönetmelikle belirlenmesi öngörülmüştür. Maddenin ikinci fıkrası, basım ve dağıtım işlerinin yürütülmesiyle görevlendirilen ya da bu görevi üstlenenlerin durumunu düzenlemektedir. Anılan fıkraya dayanılarak 164 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği'nin (VII) sayılı 'Cezai Müeyyideler' başlıklı son bölümünde ise anlaşmalı matbaalarda basılmamış ya da aynı tebliğe göre onaylatılmamış belge kullananların, söz konusu belgeleri hiç düzenlenir . iş sayılmaları duyurulmuştur. Mükerrer 257. maddenin son fıkrasının basım ve dağıtım işlerini yürütenler hakkında cezai yaptırım öngörmesine karşın, tebliğ ile belgeleri kulla, imak durumunda bulunanlar hakkında hüküm ifade eder biçiminde düzenleme yapılması yasaya aykırıdır. Yasaya aykırı bu açıklamanın, yükümlüleri tebliğin söz konusu yaptırımıyla bağlı kılmasına ise olanak yoktur. Yükümlünün eylemi, Vergi Usul Kanunu'nun 352. maddesinin ikinci derece usulsüzlüklerle ilgili 7. bentte yazılı kuralın uygulanmasını gerektirmekteyken, yasanın öngörmediği, bir niteleme taşıyan 164 sayılı Genel Tebliğin yukarıda değinilen bölümüne dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezasını kaldıran kararda yasaya aykırılık görülememiştir. Bu nedenle temyiz isteminin reddine, oybirliğiyle karar verildi.