Danıştay Dördüncü Daire
Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfına ödenen işveren payı, safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebilir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin 2. bendinde, hizmetli ve işçilerin sigorta primleri ve emekli aidatının (bu primlerin ve emekli aidatının istirdat edilmemek üzere Türkiye'de kaim sigorta şirketlerine veya emekli ve yardım sandıklarına ödenmiş olması ve emekli ve yardım sandıklarının tüzel kişiliği haiz bulunmaları şartıyla) safi kazancın tesbitinde gider olarak indirilmesi öngörülmüştür. Kanun koyucu yukarıdaki maddeyi tedvin ederken sosyal güvenlikle ilgili olarak ödenen primlerin gider sayılması esasım kabul etmiş ve bu konuda bazı kısıtlamalar getirilmiştir. Buna göre, maddede sayılan pimin gider olarak kaydedilmesi, istirdat edilmeme, tüzel kişiliğe sahip bir sosyal güvenlik kuruluşuna ödenme ve bu kuruluşların Türkiye'de bulunmaları şartına bağlı kılınmaktadır. Sözü edilen sigorta şirketleri ile emekli ve yardım sandıklarının kamu kurumu olmamaları ve iştirakçiye temin edilen sosyal güvenliğin munzam bir sosyal güvenlik olması mezkur maddenin tanıdığı imkandan yararlanmayı önleyici nitelikte kabul edilmemiştir. Aksi halde kanun koyucunun 40. maddesinin 2. bendinde yeralan parantez içindeki ibareye yeni bazı unsurlar ilave ederek yasalarla kurulan ve devletin anayasayal görevlerinden olan sosyal güvenliği sağlayan kamu kuruluşlarına ödenen sigorta primleri ve keseneklerin gider yazılabileceğinin açıkça hükme bağlanması gerekirdi. Kanunun yasada bulunmayan yeni unsurlar ve kayıtlamalara tabi tutularak değerlendirilmesi ve sonuca varılmasında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle vergi dairesi temyizinin reddine oybirliğiyle karar verildi.