Danıştay Dokuzuncu Daire
Mirasçılar tarafından tereke defterinin açılması için mahkemeye başvurulması halinde Emlak Vergisi Beyannamesi verme süresinin mahkeme kararının tebliğinden itibaren başlaması gerekir. İstem, ölüm tarihinden itibaren süresi içinde Emlak Vergisi beyannamesi verilmediği gerekçesiyle kesilen kusur ve ağır kusur cezasını onayan Vergi Mahkemesi kararının, yükümlü tarafından Emlak Vergisi beyannamesin! verme süresinin mahkemenin terekeden el çektiği tarihten başlayacağı iddiasıyla bozulmasına ilişkin bulunmaktadır. Medeni Kanunun 564. maddesinde, defter tutma muamelesinin devamı müddetince ancak terahisi tereke hakkında zararı mucip olan idari tasarrufların yapılabileceği, müteveffaya ait işlerin mirasçılardan biri tarafından görülmesine Sulh Mahkemesince müsaade edilirse, diğer mirasçıların teminat isteyebileceği, 566. maddesinde de defter tutma muamelesine nihayet verildikten sonra mirasçılardan her birinin bir ay zarfında ret veya kabul hususunda bir karar ittihazına davet edileceği hükme bağlanmıştır. Olayda, 13.9.1980 tarihinde ölümün vukuu bulduğu, mirasçılar tarafından miras defterinin tutulması istemiyle Sulh Hukuk Mahkemesine başvurulduğu, 30.4.1984 tarihli mahkeme kararı üzerine 28.5.1984 tarihinde Emlak Vergisi beyannamesinin verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda, Medeni Kanunun 564. maddesinde defter tutma sırasında hangi tasarrufların yapılacağı belirtilmiş olup, henüz mirası red veya kabul etmemiş mirasçının bu aşamada beyanname verme yükümlülüğü doğmadığından mahkeme karan üzerine verilen Emlak Vergisi Beyannamesi süresinde olmakla, ortada vergi ziyaı bulunmamaktadır. Buna göre kesilen cezaların terkini gerekirken mahkemece onanmasında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle yükümlü temyiz isteminin kabulüne ...........Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, oybirliği ile karar verildi.