Danıştay Üçüncü Daire
Mükellefin defterlerinde kayıtlı bulunan ticari faaliyetleri dışında kullandığı banka kredileri için yaptığı faiz ve komisyon giderlerinin ticari kazanç elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel gider olarak sayılmasına olanak yoktur. Dosyada mevcut inceleme raporunun tetkikinden, 1978 yılında başlayarak 1982 yılında bitirdiği otel inşaatı ile ilgili olarak defterlerine hiçbir kayıt yapmadığı, bankalarla çeşitli muamelelerde bulunduğu halde bu muameleleri kayıtlarında göstermediği, senetle ticari faaliyetim' sürdürmüş olmasına rağmen bu hususa ilişkin kayıt tutmadığı, peşin olarak yaptığı ödemeleri veresiye satış gibi defterlerine kaydettiği anlaşılan davacının defter ve belgeleri ihracata salih olmadığından dönem matrahının re'sen takdimden 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin 4 numaralı bendi hükmüne aykırılık bulunmamakta ise de, davacının ihtilaflı dönemde çeşitli bankalara yatırdığı mevduat tutarı esas alınarak dönem matrahı takdiri yerinde bulunmadığı cihetle olayda re'sen takdir sebebinin bulunmadığı gerekçesiyle tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararı sonucu itibariyle yerinde görülmüştür. 1978 takvim yılında çeşitli bankalardan aldığı kredileri yapılmakta olan otel inşaatı için kullandığım inceleme sırasında ifade eden davacının defterlerinde kayıtlı bulunan ticari faaliyetleri dışında kullandığı banka kredileri için yaptığı faiz ve komisyon gideri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin bendinde sözü edilen ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerden sayılamayacağından, aksine verilen Vergi Mahkemesi kararında isabet olmadığına oybirliğiyle karar verildi.