Danıştay Üçüncü Daire

Paravan şahıs kullanılarak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle alınıp satılan taşınmaz dolayısıyla elde edilen kazanç ticari kazanç sayılacaktır. Bu şekilde elde edilen kazanç dolayısıyla vergiyi doğuran olay sözleşme tarihinde meydana gelecektir. Paravan şahıs kullanarak 1979 takvim yılında satın aldığı taşınmazı aynı yıl gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile başkasına satarak ticari kazanç sağladığı gerekçesiyle Takdir Komisyonu kararma dayanılarak adına anılan takvim yılı için re'sen salınan gelir ve mali denge vergileri ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açtığı davayı vergilemede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek durumu esas olduğundan; her ne kadar, Medeni Kanunun 633. maddesi uyarınca gayrimenkul mülkiyetinin kazanılması için tapuda tescil şart ise de, ticari hayatta gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile de gayrimenkul satışı yapılarak ileride mülkiyetin kazanılmasına sebep yaratıldığından bu sözleşmenin kazancın oluşması için yeterli bir araç olduğu; dolayısıyla sözleşmenin yapıldığı tarihte vergiyi doğuran olayın meydana geldiği; aksine düşüncenin, bu şekilde faaliyet gösterenlerin vergi kapsamı dışında kalmalarına sebep olacağı; öte yandan, kazancın hesabında tapu kaydındaki değerin değil, ifadelere göre bulunan miktarın maliyet olarak nazara alınması ve davacının gayrimenkul satışlarında izlediği yolun, kendisi, ilgili kişilerin ifadesi ve alıcı kuruluşlar kayıtlarıyla sabit bulunması karşısında, dava dilekçesinde ileri sürülen iddialara itibar edilemeyeceği gerekçesiyle reddeden ........ Vergi Mahkemesi kararının; vaadi sözleşmesinin yapıldığı yılın vergilendirme dönemi olamayacağı esasen söz konuşu sözleşmenin taraflarca feshedildiği, yani ortada bir satış ve dolayısıyla bir ticari kazanç bulunmadığı; tapu kaydında yazılı miktarın maliyet olarak alınmasında isabet olmadığı ileri sürülerek bozulması isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.