Danıştay Dördüncü Daire
Yeterli inceleme ve araştırmaya gidilmeden, varsayımlarla re'sen tarhiyat yapılması mümkün değildir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin 1. fıkrasında re'sen vergi tarhı "vergi matrahının tamamen veya kısmen maddi delillere dayanılarak tesbitine imkan bulunmayan hallerde, takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunmasıdır" denmek suretiyle tarif edilmiş; 2. fıkrasının 4 numaralı bendinde de defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların, vergi matrahının doğru ve kesin olarak tesbitine imkan bulunmaması halinde maddi delillerin bulunmadığının kabul edileceği belirtilmiştir. Ancak re'sen takdir yoluyle vergileme için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde öngörülen şartların gerçekleştiğinin, varsayımlarla değil kesin ve açık olarak ortaya konması gerekir. inceleme raporuna göre gider belgelerinin bir kısminin gerçeği yansıtmadığı, meşrubat gideri olarak kayda geçen 1.868.600 liranın inceleme elemanı tarafından çalışan işçi ve çalışan gün sayışı gözönüne alındığında gerçeğe aykırı olduğu sonucuna varıldığı, gene inceleme raporuna ekli 22.10.1984 günlü tutanağın 14. maddesindeki yükümlünün taşaronluk işinden kar haddinin masraflar düşüldükten sonra %8, müteahhit olarak yaptığı işlerden dolayı da masraflar düşüldükten sonra %13 net kar elde ettiği şeklindeki ifadesi esas alınarak yıl içinde müteahhit ve taşaron olarak yüklenip gerçekleştirdiği inşaatlardan elde ettiği istihkaklara anılan kar oranının uygulanması sonucuna bulunan miktarın dönem matrahı olarak takdiri önerilmiştir. Olayda, elde ettiği halde beyan dışı bırakıldığı iddia edilen kazanç farkının varlığım kanıtlayan hiç bir inceleme, araştırma ve tespit yapılmadan, yalnızca yükümlünün beyanı nazara alınarak ve bu beyandan hareketle bildirdiği kar oranlarının inşaatlardan elde ettiği istihkaklara uygulanması sonucu matrah tespitinde isabet görülmemiştir. Ayrıca meşrubat giderleri faturalı olup, karşıt inceleme île gerçeği ifade edip etmediğinin saptanması mümkün iken işçilerin ve çalışan gün sayılı gözönüne alınarak soyut hesaplamalarla bunların gerçeği ifade etmediğinin kabulünde de isabet yoktur. Bütün bu işlemler yapılırken defter ve belgelerin ihticaca salih olmadığı yolunda inandırıcı bir delil gösterilmediği gibi Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinde dönem matrahının re'sen takdiri için öngörülen diğer koşullardan birinin varlığı ileri sürülmüş değildir. Bu durumda yükümlünün ihtilaflı yıldaki faaliyeti ve kazancına ilişkin yeterli inceleme yapılmadan varsayımlardan hareketle re'sen takdir nedeninin varlığının kabulü ve takdir olunan matrah üzerinden salınan vergi ve cezanın onanması yasaya uygun bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle yükümlü temyiz isteminin kabulüyle ........... Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına, tarhiyatın terkinine oybirliğiyle karar verildi.