Danıştay Üçüncü Daire
Ödünç para verme işleminin uzun süreli olduğu durumlarda, aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişilerin (her iki taraf da ortada bir faizin söz konuşu olmadığım beyan etse dahi) uzun süre karşılıksız olarak ödünç para vermeyecekleri kabul edilir. Borç para verenin sosyal durumu ve önemli bir kamu görevinde olması, bu sonucu değiştirmez. Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararının envanter farkından dolayı bulunan 59.630 liralık matrah farkına ilişkin kısmı aynı gerekçe ve nedenlerle dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bu kısminin bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin envanter farkına ilişkin kısminin reddi ile mezkur kararın bu kısminin onanmasına; Öte yandan; dosyanın incelenmesinden, mükellefin uyuşmazlık yılında değişik kişilere banka kredisin! kullandırmak suretiyle borç para verdiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar borç alan kişiler ifadelerinde faiz ödemediklerim' belirtmişseler de aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişilere önemli miktardaki paraların menfaatsiz verilemeyeceği bir gerçektir. Dolayısıyla, inceleme elemanınca mükellefin kardeşine verilen borç para hariç tutulmak suretiyle bankalarca altı aya kadarki mevduata uygulanan geçerli ticari faiz oranı esas alınmak suretiyle saptanan matrah farkı üzerinden yapılan cezalı tarhiyatın tasdiki gerekirken davacının sosyal durumunun ikrazatçılıkla bağdaşır nitelikte bulunmadığından bahisle tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin mahkeme kararında isabet görülmemiştir. Bu sebeple, Vergi Dairesi Müdürlüğü temyiz isteminin kısmen kabulüne Vergi Mahkemesi kararının dava konuşu tarh işleminin 315.132 lira matrah farkına ilişkin hüküm fıkrasın bozulmasına; 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davanın yukarıda sözü edilen matrah farkına ilişkin kısminin reddine oybirliğiyle karar verildi.