Dairesi
Kasa giriş ve çıkışlarının sıhhatli olmadığının tesbit edilmesi halinde olayda re’sen takdir sebebinin varlığının kabul edilmesi gerekir.
Karar No
1987/1382
Esas No
1986/1546
Karar Tarihi
15-04-1987
Danıştay Dördüncü Daire

1. Kasa giriş ve çıkışlarının sıhhatli olmadığının tesbit edilmesi halinde olayda re’sen takdir sebebinin varlığının kabul edilmesi gerekir. 2. imal işlerine ilişkin uyuşmazlığın çözümünde, girdilerin, çalışma durumunun, süresinin, makinaların özelliklerinin, imal edilen kumaş türlerinin, değer düşüklüğü gösterilebilecek emtianın, imalata etkisi olan tüm unsurların değerlendirilmesi icap edeceğinden bilirkişi incelemesi yaptırılması zorunludur. 3. Vergi incelemesinde, takdir sebebinin varlığından hareketle, elektrik üretimi ve dönem sonunda iplik stokundaki fazlalık dikkate alınarak başka hiçbir faktör üzerinde durmaksızın matrah tesbiti mümkün değildir. Temyizin konusunu, inceleme ile saptanarak ikmalen tarhiyata esas alınan yurt dışı seyahat giderlerinden kaynaklanan matrah farkı ile re’sen tarhiyata konu teşkil eden randımana dayalı matrah farkım ve düşük bedelle satılan emtianın emsal bedeliyle değerlendirilmesinden ortaya çıkan matrah kısmıyla doğrudan gider yazılması yerinde görülmeyen vade farkı ile istihsal vergisinden doğan farkı yerinde gören ve dolayısıyla tüm tarhiyatı kaçakçılık cezasıyla birlikte onayan Vergi Mahkemesi kararının bozulması istemi oluşturmaktadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinin ikinci fıkra 4 nolu bendinde, defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların vergi matrahının doğru ve kesin olarak tesbitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması dolayısıyla ihticaca salih bulunmaması halinde re’sen takdir sebebinin mevcudiyetinin kabul edileceği ve aynı maddenin birinci fıkrasıyla da incelemeyle bulunan matrah veya matrah kısminin takdir yoluyla saptanacağı hükme bağlanmıştır. Yükümlü kurum hesaplarının incelenmesi sonucunda kasa giriş çıkışlarının sıhhatli olmadığı yolunda yapılan tespitler nedeniyle söz konuşu yasa hükmü çerçevesinde ortada •re’sen takdir sebebinin varlığı belirtilmiş olup mahkeme kararının bu hususu yerinde gören hüküm fıkrasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak, re’sen takdire done olarak verilen matrah kalemleri arasında bulunan ve randıman hesaplamasına dayalı tamamen bir önceki yılda sarfedilen elektrik girdisinin uyuşmazlık döneminde sarfedilen elektrik miktarı ile karşılaştırılmak ve bu noktadan hareketle imalat hesaplaması yapılmak suretiyle bulunduğu anlaşılan matrah kısmıyla ilgili uyuşmazlığın çözümünde, Mahkemece, olayın teknik yönüne, elektrik dışındaki diğer girdilerin ve makinaların özelliklerine, imal edilen kumaş türlerine, elektrik tüketiminin tamamen imalata yönelik olmadığı hususundaki yükümlü iddialarına, çalışma süresine ve bu konuda ileri sürülen diğer hususlara girilmeksizin, daha doğrusu bu durumlar hakkında gerekli araştırma ve inceleme yapılmaksızın ve salt inceleme tutanağı ve raporuyla ortaya konulan noktalardan hareket edilmek suretiyle sonuca gidilmiş olduğu görülmektedir. Halbuki randıman yoluyla yapılan hesaplamalara girilmekden önce yukarıda değinilen ve imalata etkisi olan tüm unsurların değerlendirilmesi zorunlu olup sadece inceleme tutanağındaki beyanlardan hareket edilmesi gerçek durumun kesin olarak tespitine imkan vermez. Vergi incelemesinde, re’sen takdir sebebinin varlığından hareketle, elektrik tüketimi ve dönem sonundaki iplik stokundaki fazlalık dikkate alınarak sonuca gidilmişse de söz konuşu edilen başkaca hiçbir faktör üzerinde durulmamıştır. Re’sen takdir nedeninin varlığı mutlaka, randımana veya başka bir nedene dayalı bir matrah farkının da mevcut olması sonucunu doğurmayabilir. Ayrıca, emsal bedeliyle değerlenen bir kısım emtiayla ilgili olarak da yine bunların değer düşüklüğüne neden teşkil edebilecek özelliklerinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın sonuca gidilmiştir. Böyle bir sonucun gerçek durumu ortaya koymadığı açıktır. Bu itibarla, mahkemece söz konuşu durumlar araştırılmaksızın verilen karar’ yerinde bulunmadığından, imalatın tüm özellikleri ve uyuşmazlık dönemindeki çalışma durum ve süresi île makinaların teknik özellikleri ve ayrıca değer düşüklüğü gösterebilecek emtia miktarı dikkate alınarak durumun teknik bilirkişi marifetiyle tesbit ettirilmesi, bu yönde yapılacak incelemede ortaya çıkacak sonuçların muhasebe tekniği ve kar/zarara yansıması açısından da değerlendirilebilmesi için bu konuda ihtisas sahibi bir bilirkişinin heyetine dahil edilmesi gereklidir. 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesiyle yapılan yollamadan hareketle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 275. maddesi gereği olan bilirkişi incelemesinde ayrıca, dış seyahat gideri ile ilgili iddiaların değerlendirilmesi bakımından işin teknik ve ekonomik özelliğinin böyle bir harcamayı gerektirip gerektirmediği konularına ve vade farkı ve istihsal vergisi ile ilgili meblağın da randıman hesaplaması ile ilgili sonuca göre yeniden ele alınması zorunlu bulunmaktadır. Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle Vergi Mahkemesi kararının, Üniversitelerin ilgili bilim dalları, Ticaret ve Sanayi Odalarının meslek komitesi gibi öncelikle kamu kurum ve kuruluşlarından olmak üzere bilirkişilik görevini mesleği ve sanatı gereği yerine getirmek durumunda bulunanlar arasından seçilecek bilirkişi heyetine inceleme yaptırıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere bozulmasına, yargılama giderleri verilecek kararla hüküm altına alınacağından ayrıca bu konuda hüküm tesisine yer olmadığına oybirliğiyle karar verildi.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı