|
|
|
Dairesi
Dava açma süresi içinde hatanın düzeltilmesi istemiyle idareye başvurma dava açma süresini durdurur.
|
|
Karar No
1986/1758
|
|
Esas No
1984/2035
|
|
Karar Tarihi
30-04-1986
|
|
|
Danıştay Dördüncü Daire
Dava açma süresi içinde hatanın düzeltilmesi istemiyle idareye başvurma dava açma süresini durdurur. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 2686 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile değişmeden önce yürürlükte bulunan 123. maddesinin 4. fıkrasında, itiraz süresi içinde düzeltme talebinde bulunanların bu taleplerinin reddolunması halinde düzeltme talebinin itiraz dilekçesi yerine geçeceği belirtilmişken, 2576 sayılı Bölge idare Mahkemeleri, idare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un 15. maddesi uyarınca vergi mahkemelerinin göreve başladıkları tarihte itiraz komisyonları ile Temyiz Komisyonu’nun görevleri sona erdiği ve kuruluşlarına ilişkin hükümler yürürlükten kalktığı için bu komisyonlarda uygulanan yargılama usullerine ilişkin kurallar yerine 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanması söz konusu olduğundan, madde hükmünün değiştirilmesi gerekmiş ve bu amaçla 2686 sayılı Kanun’un 54. maddesi uyarınca vergi mahkemelerinin göreve başlayacakları tarihten geçerli olmak üzere yayımı tarihinden yürürlüğe gireceği hükme bağlanan 23. maddesiyle, itiraz süresi içinde düzeltme yoluna başvurulmasını düzenleyen Vergi Usul Kanunu’nun 123. maddesinin 4. ve 5. fıkraları madde metninden çıkartılmış ve madde metni yeniden düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye hakim olan ana düşüncenin, esas itibariyle özel bir idarî usul yasası olan Vergi Usul Kanunu’nda prensip olarak yargılama usulüne ilişkin hükümlere yer verilmek istenmeyişi ve fonksiyonel olarak komisyonların yerini alan bağımsız yargı organları ile idarenin içice olması sonucunu doğuran bu hükümlerin Kanun’da muhafazasına gerek görülmemesi olduğu kadar esasen idarî Yargılama Usulü Kanunu’nun genel esaslar bölümünde bu konuyu çözümleyecek hükümlere yer verilmiş olması nedeniyle ortaya bir kanun boşluğu çıkmayacağının düşünülmüş olmasından kaynaklandığı, sözü edilen maddelerin tarihi gelişimi ve düzenleniş biçiminden anlaşılmaktadır. Bir bütün olduğu yukarıda ifade edilen bu düzenlemeler içinde önemli bir yer tutan 2577 sayılı idarî Yargılama Usulü Kanunu’nun 11. maddesinde, ilgililer tarafından idarî dava açılmadan önce, idarî işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılmasının üst makamdan üst hüküm yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idarî dava açma süresi içinde istenebileceği, bu başvurunun, işlemeye başlamış olan idarî dava açma süresini durduracağı, altmış gün içinde bir cevap verilmezse isteğin reddedilmiş sayılacağı, isteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresinin yeniden işlemeye başlayacağı ve başvurma tarihine kadar geçmiş sürenin de hesaba katılacağı belirtildikten sonra Vergi Usul Kanunu’nda yer alan vergi hatalarının düzeltildikten sonra Vergi Usul Kanunu’nda yer alan vergi hatalarının düzeltilmesi istemleri dışında, bu madde hükümlerinin vergi uyuşmazlıklarında uygulanmayacağı belirtilmiştir. Hal böyle olunca, Vergi Usul Kanunu’nun 20. maddesinde idarî işlem olduğu belirtilen vergi tarhiyatını gerçekleştiren vergi dairesine, vergi hatalarının düzeltilmesi istemiyle veya Vergi Usul Kanunu’nun 375, maddesinde, vergi cezalarında yapılan hataların bu Kanun’da vergi hataları için belli edilen usul ve şartlara göre düzeltileceği hükmünün yer almış olması nedeniyle, kesilen cezalarda yapılan hatalarım düzeltilmesi istemiyle yapılan başvurular dışında kalan başka istemlerle müracaatta bulunulmasının dava açma süresini durdurmayacağı sonucuna ulaşılmaktadır. Buna göre, yükümlüler tarh işlemine karşı doğrudan vergi mahkemelerinde dava açabilecekleri gibi isterlerse dava açma süresi içerisinde hatalı olduğuna inandıkları tarh işleminin düzeltilmesi için işlemi tesis eden vergi dairesi müdürlüğüne başvurabilecekler ve bu başvuru işlemeye başlamış olan dava açma süresini durduracaktır. Vergi hatasını genel olarak vergiye ilişkin hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması şeklinde tanımlayan Vergi Usul Kanunu’nun 116. ve hesap hataları ile vergilendirme hatalarının neler olduğunu genel ifadelerle açıklamaya çalışan 117 ve 118. maddeleri anlamında bir vergi hatasının mevcut olup olmadığı, 120. madde uyarınca düzeltmeye yetkili bulunan ilgili vergi dairesi müdürü veya açılan dava üzerine mahkemelerce saptanabileceğinden, tarh işleminde hata yapıldığı inancıyla dava açma süresi içinde idareye başvuran yükümlülerin isteklerinin reddi veya reddedilmiş sayılması üzerine açacakları davaların süresinde açılıp açılmadığım tayin bakımından mahkemelerce, idareye dava açma süresi içinde yapılan başvurunun vergi hatasını düzenleyen hükümler kapsamında olup olmadığı araştırılmaksızın işlemin incelenmesi gerektiği gibi, 2577 sayılı Yasa’nın 11. maddesiyle bu tür başvuruların dava açma süresini durduracağı .öngörüldüğünden, idareye düzeltme istemiyle yapılan müracaatın içeriğinin dava açma süresinin durmasını etkilemesi ve bu konudaki Kanun hükümlerim bertaraf etmesi de söz konusu değildir. Şu hale göre olayda, adına kesilen usulsüzlük cezasına ilişkin ihbarnamenin 15.11.1983 tarihinde tebliği üzerine Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne 30 günlük dava açma süresi bitmeden 27.11.1983 gününde hatanın düzeltilmesi istemiyle başvuran Yükümlü Şirketin bu başvurusunun 2577 sayılı Yasa’nın 11. maddesi uyarınca dava açma süresini durdurduğunun kabulü gerekmektedir. Vergi Dairesi Müdürlüğünce başvuruya 60 gün içinde cevap verilmemiş olması nedeniyle Yasa gereği olarak istek reddedilmiş sayılacağından, başvuru üzerine durmuş olan dava açma süresinin yeniden işlemeye başladığının kabulü zorunlu olmakla birlikte, bu esasa göre yapılan hesaplama sonucuna göre de 27.1.1984 tarihinde tarihinde açılan davanın süresinde açılmış olduğu ortadadır. Bu itibarla davanın esastan incelenerek sonuçlandırılması gerekir. Öte yandan, Vergi Usul Kanunu’nun şikayet yoluyla müracaatı düzenleyen 124. maddesinde «Vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanlar şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilirler» hükmünün yer almış olması ve olayda Yükümlü Şirket tarafından yukarıda açıklandığı üzere dava açma süresi geçtikten sonra değil, dava açma süresi dolmadan düzeltme isteminde bulunulmuş olması yönünden şikayet yoluna başvurmanın yasal koşullarının mevcut olmadığı açık bulunduğundan, dosyanın Maliye Bakanlığı’na tevdii gerektiğinden bahsetmeye olanak bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, yargılama giderleri yeniden verilecek kararla hüküm altına alınacağından bu konuda karar verilmesine gerek bulunmadığına oyçokluğuyla karar verildi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.
*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.
|
|
ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi
|
|
Excel Dokümanı
|
|
|
|
|
|
|
|