Danıştay Dördüncü Daire
İnşaatta çalışan işçilere ödenen ücretlerin tutarı, yoklama tutanağı île değil, bir vergi incelemesi ile belirlenebilir. Dosyada mevcut yoklama fişinde, mükellefin 13 aylık dönemde 4 minarenin inşa edilmesi karşılığında 720.000 lira aldığı belirtilmiş, mahkemece yapılan inceleme sonunda inşa edilen minarenin 3 adet olduğu ve karşılığında alınan bedelin de 600.000 liradan ibaret bulunduğu tesbit edilmiştir.
Yoklama fişinde bu minarelerin inşaatında çalıştırılan işçilere inşaat döneminde bir milyon liranın üzerinde ücret ödendiği yolundaki tesbitin gerçeği ifade ettiğinin kabulü mümkün değildir.
Nitekim mahkeme de bu noktaya işaretle, sözkonusu dönemde işçilere ödenen ücret tutarının minareler için mükellefçe elde edilen hasılat tutarı olan 600.000 lira olabileceğinden hareket ederek tevkifata tabi tutulacak aylık ödemelerin hesabı suretiyle tarhiyatın tadili yoluna gitmiştir. Ancak minare inşaatında kullanılması gereken taş, çimento, kum gibi malzemenin sağlanması için bir takım masraflar yapılacağı, yükümlünün bu faaliyet nedeniyle bir gelir elde etmesinin de tabii bulunduğu hususları gözönünde tutulmadan, hasılatın tümünün işçilere dağıtıldığının kabulünde de isabet yoktur.
Bu durumda, ne yoklama fişiyle ne de mahkeme kararıyla tesbit edilen hususların,ve buna göre varılan sonuçların gerçeğe uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
Bazı köy ve mahallelerdeki cami minarelerini inşa ettiği ve bunun için işçi çalıştırdığı anlaşılan yükümlünün bunlara ödediği ücretlerden tevkif etmekle sorumlu olduğu verginin gerçek miktarının kanuna uygun biçimde yapılacak bir vergi incelemesiyle tesbiti yerine, gerçeği ifade etmediği içeriği ile sabit olan yoklama fişine dayanılarak matrah takdiri suretiyle yapılan tarhiyatın kanuna aykırı olduğu düşünülmeden salınan vergi ve cezanın aynen onmasında isabet görülmemiştir.
Bu nedenlere mükellef talebinin kabulüne, vergi mahkemesi kararının bozulmasına, yeterli incelemeye dayanmayan tarhiyatın re’sen terkinine oybirliğiyle karar verildi.