Dairesi
Kusur cezası yerine kaçakçılık cezası kesilmiş olması, ihbarnamenin iptalin! değil, cezanın kusura tahvilini gerektirir.
Karar No
1984/4031
Esas No
1984/99
Karar Tarihi
08-11-1984

Danıştay Dördüncü Daire

Kusur cezası yerine kaçakçılık cezası kesilmiş olması, ihbarnamenin iptalin! değil, cezanın kusura tahvilini gerektirir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 20. maddesinde 'tarh' vergi alacağının, kanunlarda gösterilen matrah ve nisbetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanarak, bu alacağı, miktar itibariyle saptayan idari muamele olarak tanımlanmıştır. 213 sayılı. Yasanın 34. maddesinde ikmalen ve re'sen tarh edilen vergilerin vergi ihbarnamesiyle, 366. maddesinde ise kesilen vergi cezalarının ceza ihbarnamesiyle ilgililerine duyurulacağı hükme bağlanmış, 377. maddesinde, mükellefler ile kendilerine vergi cezası kesilenlerin, tarh edilen vergilere ve kesilen cezalara karşı vergi mahkemelerinde dava açabileceklerine değinilmiştir. ' Adına salınan bir vergi veya kesilen cezayı, kendisine tebliğ olunan ihbarnamelerle öğrenen yükümlülerin, bu vergi ve cezanın yasal dayanağının bulunmadığı ya da idarenin, yergi salma ve ceza kesme işlemine esas aldığı dayanağın, yasal düzenlemelerle korunan haklarım ihlal ettiği iddialarıyla açacakları davalar, idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1b maddesinde öngörülen tam yargı davalarından olduğundan, Vergi Mahkemesince çözüme ulaşılırken vergi dairesinin gerçekte yapması gereken işlemin ne olduğunun gösterilmesi yeterli olmayıp, işlemde bir haksızlığın varlığının saptanması halinde bunun giderilmesi için gereken şeye de hükmedilmesi gerekmektedir. Bu cümleden olarak mahkeme, davacı adına salınması gereken bir vergi veya cezanın türü ve miktarım da hüküm altına almak durumundadır. Böyle bir kararla mahkeme, davacının isteğini aşarak başlangıçta idarenin yapması gerekip de yapmadığı bir işlemin yapılmasını hüküm altına alamayacağından bu uygulamanın, mahkemenin idarenin yerine geçerek onun adına işlem yapması gibi bir sonuç doğuracağı da düşünülemez. Olayda ise mahkeme, yükümlü kurum adına 1980 takvim yılı için uygulanan tarhiyata karşı açılan davayı kabul ederek, davaya konu yapılan işlemin iptaline karar vermiştir. Yukarıdaki açıklamalar karşısında mahkemece tarhiyatın kaldırılmasına hükmedilmesi gerekirken, tarh işleminin iptaline karar verilmesi yasaya uygun bulunmamakla birlikte, kararın tarhiyatın kaldırılması anlamım taşıdığı sonucuna ulaşılmıştır. Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz başvurusuna dayanak yaptığı iddialar ise, bozulması istenilen kararın gerekçesi karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmamıştır Bu nedenle, temyiz isteminin reddine, oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı