Danıştay Dördüncü Daire

Tasfiye halindeki şirketin, tasfiyeye girmeden önceki döneme ilişkin vergi ihbarnameleri anılan dönemde şirketi temsile yetkili olanlardan birine tebliğ edilebilir. Uyuşmazlık, tasfiye halinde bulunan şirketin ortağı olan yükümlüye tebligat yapılıp yapılamayacağı ve uyuşmazlık yılında şirketin faaliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkindir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun tebliğlerle ilgili 94. maddesinin ikinci paragrafında tüzel kişilere yapılacak tebliğ bunların başkan, müdür ve kanunî temsilcilerine, tüzel kişilerin müteaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılacağı belirtilmiştir. Yükümlünün şirketi temsile yetkili müdür olduğu, dosyada bulunan 12.9.1973 tarihli Ankara Ticaret Sicili memurluğu yazısıyla sabittir. Kaldı ki, yükümlünün şirketin müdürü sıfatıyla verdiği 29.12J973 günlü dilekçesiyle de şirketin 1963 yılından beri faaliyetine son verilip halen tasfiye halinde bulunduğunun vergi dairesine bildirdiği 20.12.1983 günlü vergi dairesi yazısından anlaşılmakta olup, aynı yazıda Ankara Asliye 3. Ticaret Mahkemesinin tasfiye kararının dairelerine gelmediği ve Ticaret Sicili Memurluğunca da şirketin kayden faal durumunda olduğunun bildirildiği açıklanmıştır. Bu durumda uyuşmazlık tarihinde yükümlünün şirketi temsile yetkili olduğu anlaşılmakta olup, esasen tasfiye memurlarının sorumluluğu tasfiye dönemine ilişkin bulunduğundan ilgili yıl beyannamesini vermeyen şirket adına vergi matrahının re'sen takdiri ve şirketi temsile yetkili olan yükümlünün muhatap tutulması yerindedir. Ancak dosyadaki, 17.11.1970 günlü ve 3018 sayılı takdir komisyonu kararında yükümlü kurumun faaliyetinin 1963 Mart ayında durdurulduğu ve bu tarihten beri tekrar faaliyete geçtiğine dair herhangi bir bilgi ve belge de olmadığından 1.1.196731.12.1967 dönemi için kurumlar ve stopaj vergilerine matrah olabilecek kazancı bulunmadığına dair karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda ilgili yılda şirketin faaliyette bulunduğu ve gelir elde ettiği yolunda bir tesbit olmadan matrah takdir eden 13.10.1972 tarihli takdir komisyonu kararma dayanılarak tarhiyat yapılmasında isabet yoktur. Açıklanan nedenlerle yükümlü temyiz iddialarının kabulüne itiraz Komisyonu kararının bozulmasına, tarhiyatın re'sen tasdikine oybirliği ile karar verildi.