Danıştay Dördüncü Daire
Posta ile gönderilen beyannameler dolayısıyla, tahakkuk fişinin taahhütlü olarak gönderilmesi zorunlu olmadığından, mükellefe tebliğ edildiğinin vergi dairesince kanıtlanmasına gerek yoktur. Yükümlünün elde ettiği gayrimenkul sermaye iradından Bağ Kur'a ödediği primleri mahsup etmek suretiyle beyannamesini posta ile vergi dairesine gönderdiği ancak vergi dairesince bu mahsubun kabul edilmeyerek gayrimenkul sermaye iradına ilişkin verginin tahakkuk ettirildiği ve söz konusu verginin ödenmemesi üzerine ödeme emri düzenlendiği anlaşılmaktadır. . Gayrimenkul sermaye iradından elde edilen safi iradın ne olduğu ve hangi giderlerin indirilmesi gerekeceği 193 sayılı .Gelir Vergisi Kanununun 71. ve 74. maddelerinde düzenlenmiştir. 71. maddede, gayrimenkul sermaye iradında safi irat, gayri safi hasılattan iradın sağlanması ve idamesi için yapılan giderler indirildikten sonra kalan müspet fark olarak tanımlanmış, 74. maddede de gayrimenkul sermaye iradından indirilecek giderler sayılarak bu giderlerin tümünün yine gayrimenkulle ilgili olan, onarım, bakım, idame amortisman, sigorta . . . gibi giderlere inhisar edeceği belirlenmiştir. BağKur'a ödenen primlerin ise gayrimenkul sermaye iradinin elde edilmesi veya idamesiyle hiçbir ilgisi bulunmadığı gibi BağKur veya benzeri sosyal güvenlik kuruluşlarına ödenen aidat veya primlerin elde edilen gayrimenkul sermaye iradından mahsup edileceğine ilişkin hiçbir hüküm de Gelir Vergisi Kanununda yer almamıştır. Yükümlünün tahakkuk fişinin tebliğ edilmediği yolundaki iddiasına gelince; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 28. maddesinde, Beyannamenin posta ile gönderilmesi halinde de tahakkuk fişi kesilir. Bu takdirde tahakkuk fişinin rnükellefe verilecek nüshası kapalı bir zarf içinde mükellefin beyannamede gösterdiği adrese gönderilir ve fişin dairede kalan nüshasına posta zimmet defterinin tarih ve numarası işaret olunur hükmü yer almakla birlikte aynı kanunun 93. maddesinde, tahakkuk fişi dışındaki vergilendirme ile ilgili belgelerin ilmühaberli taahhütlü olarak tebliğ edileceği ve 111. maddesinde ise beyannamenin posta ile gönderilmesi halinde beyan edilen verginin tahakkuk işleminin bitmesi beklenmeksizin vadesinde ödeneceği öngörülmüştür. Bu hükümlerin birlikte incelenmesinden, posta ile gönderilen beyannameler üzerine kesilen tahakkuk fişinin taahhütlü olarak değil normal posta yoluyla yükümlüye gönderileceği, bu hususta Vergi Usul Kanununun tebliğ ile ilgili 93109. maddelerinin uygulanmayacağı, sonuç olarak da vergi dairesinin tahakkuk fişinin tebliğ edilip edilmediğini kanıtlama yönünden yükümlülüğü bulunmadığı ortaya çıkmaktadır. Nitekim 28. maddede gönderilir sözcüğünün kullanılması da tebliğe gerek bulunmadığım göstermektedir. Bu durumda BağKur primlerinin gayrimenkul sermaye iradından mahsubunun kabul edilmemesinde ve dolayısıyla düzenlenen ödeme emrinde anılan hükümlere aykırılık bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına ve ödeme emrinin aynen onanmasına oybirliğiyle karar verildi.