Danıştay Dördüncü Daire
Taşarona ait pişmanlık dilekçesinin müteahhit tarafından düzenlenip imzalanmasından dolayı, ilgili adına vergi cezası kesilemez. 213 sayılı VUK'nun 371. maddesinde, beyana dayanan vergilerde kaçakçılık, ağır kusur ve kusur mahiyetindeki kanuna aykırı hareketlerin! ilgili makamlara kendiliğinden dilekçe ile haber veren mükelleflere, maddede öngörülen kayıt ve şartlarla kaçakçılık ağır kusur ve kusur cezaları kesilmeyeceği belirtilmiştir. Davacıların sorumlu sıfatıyla vermek zorunda oldukları Ekim 1982 ayma ait muhtasar beyannamelerin, kanuni ve ek süreden sonra pişmanlık talebiyle verildiği, tahakkuk eden vergi ve pişmanlık zammının kanunda öngörülen sürelerde ödendiği ve 371.maddede öngörülen diğer kayıt ve şartların da yerine getirildiği konusunda uyuşmazlık yoktur. Pişmanlık dilekçesinin sorumlu tarafından değil, onun yerinde taşaronu olduğu firma yetkililerince düzelenip imzalanmış olmasının, diğer şartlar tamamen yerine getirildiğine göre, ilgilinin pişmanlık hükümlerinden yararlanmasını engellediği kabul edilemez. Konu hakkında bir ihbar sözkonusu olmadığına göre, idarece bir vergi incelemesine başlanmadan veya olay Takdir Komisyonu'na intikal ettirilmeden, verilen beyannameye göre vergilerin ve pişmanlık zammının tahsiliyle, maddenin idare yönünden öngördüğü amaç gerçekleşmiş olmakta, kaçakçılık ağır kusur ve kusur cezası kesme olanağı ortadan kalkmaktadır. Müteahhit ile taşaronu arasındaki ilişki de gözönünde tutulduğunda, taşarona ait pişmanlık dilekçesinin müteahhit tarafından düzenlenip imzalanması gibi esası etkilemeyen bir usulsüzlük nedeniyle, 371. madde hükmüne rağmen ilgili adına ceza kesilmesinde isabet yoktur. Bu nedenle, Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, uyuşmazlık konusu kaçakçılık cezasının re'sen kaldırılmasına oybirliğiyle karar verildi.