Danıştay Dördüncü Daire
işe yeni başlayan mükellefin, re'sen takdir sırasında önceki yıl beyannamesinden yararlanılamayacağından, aynı mahalde aynı işi yapan mükelleflerin beyannameleri esas alınmak suretiyle matrah takdiri yapılabilir. Büfe işletmeciliği yapan yükümlüye ait işyerinde 2.12.1981 gününde yapılan fiili kontrolde, 30 müşteriye 1000 liranın altında satış yapılmasına karşın perakende satış fişi kesilmediği saptanarak bu durumun VUK'nun 30/6. maddesi uyarınca re'sen takdiri gerektirmesinden dolayı, takdir olunan 800.000 lira matrah üzerinden re'sen takdir yoluyla salınan gelir vergisi, mali denge vergisi ve bu vergilerle ilgili olarak kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı, VUK'nun 30/6. maddesinde, tutulması zorunlu defterlerin veya verilen beyannamenin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunduğunda, vergi matrahının tamamen veya kısmen, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tesbitinin mümkün olmadığının kabul edildiği yoklama tutanağıyla saptanan hususun bu kapsamda bulunması nedeniyle olayda re'sen takdir sebebi bulunduğu, takdir komisyonunca matrah takdiri yapılırken herhangi bir araştırma yapılması yoluna gidilmediği ve 213 sayılı yasanın 31/8. maddesiyle öngörülen dayanağın gösterilmediği, işe 30.4.1981 gününde başlayan yükümlünün önceki yıl beyanından yararlanılması olanağının da bulunmaması nedeniyle aynı mahalde aynı işi yapan mükelleflerin ikisine ait beyannamenin istenerek incelenmesi sonucunda birinin 45.810, diğerinin 120.654 lira beyanda bulunduklarının anlaşıldığı, faaliyet süresi, sözü edilen beyanlar ve asgari ücret gözönüne alınarak dönem kazancının 100.000 lira kabulünün uygun bulunduğu gerekçesiyle tarhiyatı bu matrah üzerinden ve mahkemelerince uygun bulunan matrah farkının 50.000 lirayı, beyannamede yazılı matrahın da %10'unu aşması karşısında cezayı ağır kusura çevirerek değişiklikle onayan ........... Vergi Mahkemesi kararının, takdir komisyonunun emsalleri gözönünde bulundurarak matrah takdiri yaptığı, cezanın işe aynen onanması gerektiği ileri sürülerek bozulması istenmiştir. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, isteme konu yapılan kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.