Danıştay Dördüncü Daire
Müstenidat ve izahatı içermeyen takdir matrahı yerine, sağlıklı olmadığı yolunda bir tesbit yapılmayan mükellef defterlerine itibar edilebilir. 1977 takvim yılının 67 ve 8. aylarına ait muhtasar beyannameleri pişmanlıkla veren, ancak bu istemi kabul edilmeyen yükümlü adına re'sen takdir yoluyla saptanan matrah üzerinden salınan gelir ve mali denge vergileriyle kesilen kaçakçılık cezasını 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun pişmanlık ve İslahı düzenleyen 371. maddesi gözönüne alındığında yükümlü şirketçe, 1977 takvim yılının 67 ve 8. aylarına ait muhtasar beyannamelerin vergi dairesi müdürlüğünün 17.10.1977 günü tebliğ olunan yazılı ikazından sonra 19.10.1977 gününde pişmanlık talebiyle verilmesi nedeniyle pişmanlık şartlarım yerine getirmediği için, anılan hükümden yararlandırılmayarak aynı yasanın 30/1. maddesi uyarınca re'sen takdire gidilmesi yasa gereği olduğu; ancak anılan yasanın 31/8. maddesinde takdir komisyonu kararının gerekçeli olması öngörülmüş bulunduğu halde, olayda takdirin müstenidatının gösterilmediği ve daha fazla ücret ödemesi esas alınarak matrahın takdir edildiği anlaşılmakla takdir komisyonu kararının yasaya uygun olmadığı bu durumda usulüne uygun tutulan defterler maddi delil niteliğini taşıyacağından, defterlerde 6, 7 ve 8. aylarda gösterilen ücretlere itibar edilmesinin zorunlu olduğu yükümlü, vergi dairesinin ikazından sonra da olsa beyanda bulunduğundan olaya kaçakçılık cezası uygulanamıyacağı gerekçesiyle yeni hesaplanan miktar üzerinden vergi aslım onayan, cezayı ise kusur cezasına çevirip zamanaşımı nedeniyle kaldıran vergi mahkemesinin kararının bozulması istemiyle açılan davanın reddine oybirliğiyle karar verildi.