Danıştay Dördüncü Daire
Kömürün, ocak teslimi suretiyle satıldığı durumlarda, satıcı firmanın fire ayırmasının yasal dayanağı yoktur. (K) Madencilik Limited Sirkelinin takvim yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak yükümlü kurum adına salınan kurumlar vergisi ve kesilen kaçakçılık cezasının; ödevli vekili her ne kadar müvekkili şirketle C.H. arasında alım satım akdinin bulunduğunu, sözleşme şartlama göre, kurumun tartı mukabili verdiği kömürden başka, C.H.'nin muhtelif sebeplerle maruz kalacağı zaiyatını karşılamak üzere kendisine tartıyla verilen kömürün %4 oranında bir miktar kömürün bedelsiz olarak verildiğini ileri sürmekte ise de, şirketin kömürleri Ocak teslimi satmış olması karşısında herhangi bir fire söz konuşu olamayacağından, düşülen firenin yasal dayanağının bulunmadığı, Borçlar Kanunu'nun 194. maddesinde, satıcıların satmış oldukları malların ayıplarından dolayı alıcılara karşı sorumlu olacakları düzenlenmiş olduğundan, kömürlerdeki kalite farkından doğan zararın (penalitenin) matrahtan tenzilinin yerinde görüldüğü gerekçesiyle tadilen tasdikine dair Temyiz Komisyonu kararının; Vergi Dairesi, şirket ve onun işletmekte olduğu maden sahası tamamen Cemal Hünal'ın sevk ve idaresi altında ve tasarrufunda olduğundan, istihsal edilen kömürün ortalama vasıflarım çok iyi bildiği ve bunun ötesinde bir şart kabul edemeyeceğini, yükümlü vekili ise, maden işleten firmaların, alıcı firmaların yıllık teslimatları üzerinden %34 oranında kendilerine fire tanımakta olduklarım ve işin niteliğinin de bu kadar fireyi gerektirdiğim iddia ederek bozulması isteğinin reddine oybirliğiyle karar verildi.