Danıştay Dördüncü Daire
Ortaklık hissesinin bir bölümünün devrine ilişkin sözleşmeler, VUK'nun 8. maddesinde belirtilen türden bir sözleşme değildir. Ülkemizde iş sahiplerinin ticari faaliyetlerim ileride çocuklarına devretmek ve onları buna hazırlamak amacıyla erken yaşlarda işlerine ortak etmeleri sık sık görülmektedir. Yükümlünün reşit olan oğlunu işine ortak etmesin! bunun dışında başka bir nedene bağlıyacak herhangi bir belirti yoktur. Bu ortaklık nedeniyle başka bulgular olmadan sadece yükümlünün hissesinin düşmesi, oğlunun daha düşük nisbetlerde vergilendirilmesi ve bu tarihlerde tahsilde bulunması , ortaklık sözleşmesinin vergiden kaçınma amacına yönelik olduğunun kabulü için yeterli sayılmamalıdır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 8. maddesinin 3. fıkrasında 'vergi kanunlarıyla kabul edilen haller müstesna olmak üzere mükellefiyete veya vergi sorumluluğuna müteallik özel mukaveleler vergi dairelerini bağlamaz' denilmektedir. Maddede sözü edilen sözleşmeler mükellefiyetin ya da vergi sorumluluğunun kanunda gösterilenin dışındaki kişilere ait olduğunu belirten sözleşmeler olarak kabulü gerekir. Bir ortaklık sözleşmesin! bu nitelikte sayma olanağı yoktur. Bu nedenlerle temyiz konuşu itiraz Komisyonu kararının bozulmasına ve tarhiyatın re'sen nihai olarak terkinine oybirliğiyle karar verildi.