Danıştay Dördüncü Daire 

 İş yerinde çıkan yangın nedeniyle meydana gelen zararla ilgili olarak il idare kurulu kararlarına karşı açılan davalara vergi değil idare mahkemeleri yetkilidir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 115. maddesinde, yangın ve tabii afetler yüzünden varlıklarının en az üçte birini kaybeden mükelleflerin bu afetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili bulunan vergi borçları ve vergi cezalarının Maliye Bakanlığınca zararla mütenasip olmak üzere, kısmen veya tamamen terkin olunacağı, zarar derecesinin ve ilgili bulunduğu gelir kaynağının mahalli idare heyetlerinin yaptıracağı tahkikat üzerine tesbit edeceği öngörülmüştür. işyerindeki yangın sonucu kanunda belirtilen derecede zarar görmediğinin tesbitine ilişkin il idare kurulu kararı tahakkuk eden vergi borçlarının terkinini engellediğinden, davacının hukukunu etkileyen idarenin tek yanlı ve icrai bir işlemi niteliğinde olup, iptal davasına konu edilebilir. 2576 sayılı Bölge idare Mahkemeleri, idare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 5. maddesinin birinci fıkrasında, vergi uyuşmazlıklarıyla ilk derecede Danıştay'da çözümlenecek olanlar dışındaki idarî davaların idare mahkemeleri tarafından çözümleneceği belirtilmiştir. Bu aşamada vergi ile doğrudan ilişkili bulunmayan işlemin iptali dileğiyle açılan dava, aynı kanunun 6. maddesinde tayin edilen vergi mahkemelerinin görev alanına girmediği gibi, 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 24. maddesinde ilk derece mahkemesi olarak Danıştay'da çözümleneceği öngörülen davalar arasında da yer almadığından, idare kurullarının Vergi Usul Kanunu'nun 115. maddesi uyarınca zarar derecesinin tesbitine ilişkin kararları aleyhine açılacak davaların çözümlenmesi görevinin idare mahkemelerine ait olduğu sonucuna varılmaktadır. Açıklanan nedenlerle Danıştay'ın görevi dışında bulunması nedeniyle, davanın görev yönünden reddine ve dava dosyasının görevli idare Mahkemesine gönderilmesine; oybirliğiyle karar verildi.