Danıştay Dördüncü Daire
Takdir komisyonlarınca, matrahın doğru ve kesin olarak saptanmasına olanak vermediğinin tespiti halinde, takdir edilen matrahın hangi objektif ölçülere ve harici karinelere dayandırıldığının açık olarak kararda gösterilmesi gerekir. Arsa alım satımı ile uğraşan adi ortaklığın ortağı olan mükellefin, uyuşmazlık konusu yılda bilanço esasına göre defter tutması gerekirken, işletme esasına göre defter tuttuğu nedeniyle, adına re'sen takdir yoluyla salınan Gelir Vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasını; Takdir Komisyonlarınca matrahın doğru ve kesin olarak saptanmasına olanak vermediğinin tesbiti halinde, takdir edilen matrahın hangi objektif ölçülere ve harici karinelere dayandırıldığının açık olarak kararda gösterilmesinin gerektiği, adi ortaklıklarda ortaklardan birinin maliki bulunduğu gayrimenkulun ortak işletmenin aktifine dahil edilmesi halinde, bu taşınmazın değerleme gününün rayicine uygun bir değerle mi yoksa ortağın satın alma tarihinde ödediği satın alma bedeli ile mi değerleneceği hususuna gelince, kişisel servete dahil bulunan bir malın, ister ortaklık ister şahsi teşebbüs niteliğinde olsun, bir ticari işletmenin aktifine ithali halinde, o malın o günün rayicine uyan bir değer ile değerlenmesinin gerekeceği, ortaklığın işletme defterine bir önceki yıldan devreden; yıl içinde satın alınan ve satılan arsalarla, yıl sonunda mevcut arsaların tek tek kayıtlı bulunduğunun çekişmesiz olduğu durum böyle iken Takdir Komisyonunca kayıt dışı bırakılmış bir satış bulunduğu yolunda herhangi bir tesbit yapılmadan afaki ve genel ifadelerle matrah takdir edilmesinde isabet bulunmadığına, bu nedenle salınan vergi ye kesilen cezanın terkinine oybirliğiyle karar verildi.. . ,