Danıştay Onüçüncü Daire
Usulsüzlük cezası kaçakçılık cezasından düşülmüş ve kaçakçılık cezası komisyonlarca kaldırılmış olması halinde, usulsüzlük cezası hakkında ayrıca karar vermek gerekir. Olayda; 1975 takvim yılında fatura vermek zorunda olmadığı satışlarım 213 sayılı Vergi Usul Yasası'nın 233. maddesinde belirtilen belge ve kayıtlardan herhangi biri ile belgelendiremediği saptanan yükümlü adına, sözü edilen yasanın, 352. maddesi gereğince, 400 lira usulsüzlük cezası kesildiği,,daha sonra, 30. maddesinin 4 numaralı bendi uyarınca vergi matrahının re'sen takdimin istendiği ve takdir olunan matrah üzerinden 6.605 lira gelir vergisi salındığı, ayrıca, hesaplanan 19.815 lira kaçakçılık cezasından evvelce kesilen 400 lira usulsüzlük cezası düşülerek kalan 19.415 lira üzerinden ceza ihbarnamesi düzenlendiği, yapılan itiraz sonucunda, itiraz Komisyonu'nca, olayda re'sen takdir nedeni bulunmadığına karar verilerek salınan vergi ye kaçakçılık cezasının kaldırıldığı, bu kararın Temyiz Komisyonu'nca da onandığı, uyuşmazlık konusu usulsüzlük cezasının ise alınan karara da yollamada bulunularak aynı gerekçe ile kaldırıldığı dava dosyası ile gelir ve kaçakçılık cezası ile ilgili olarak açılan ve Dairemizin Esas Defterinde 1978/3870 sayı ile kayıtlı bulunan dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır. Vergi Usul Yasası'nın 336. maddesinin birinci fıkrasında, cezayı gerektiren tek bir fiil ile kaçakçılık ve usulsüzlük veyahut kusur ile usulsüzlük birlikte işlenmiş olursa bunlara ait cezalardan yalnızca miktar itibariyle en ağırının kesileceği, belirtilmiş, ikinci fıkrasında ise, usulsüzlük cezası kesilen bir fiil ile vergi kaybına da sebebiyet verildiği sonradan anlaşıldığı takdirde, evvelce usulsüzlük cezasının kesilmiş olmasının, bu cezanın kayba uğratılan vergiden dolayı kesilmesi gereken kaçakçılık veya kusur cezası ile karşılaştırılmasına ve noksan kesilen cezanın tamamlatılmasına engel olmadığı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, olayda usulsüzlük cezası kesilip, daha sonra kaçakçılık cezası kesilmesi yoluna gidildiğine ve daha önce kesilen usulsüzlük cezası, kaçakçılık cezasından düşüldüğüne göre, usulsüzlük cezası ile ilgili uyuşmazlığın ayrıca karara bağlanması zorunlu görülmüştür. Ayrıca Temyiz Komisyonu'nun, 'inceleme elemanınca defter ve vesikaların ihticaca salih bulunmadığı tesbit edilmeksizin sadece el defteri tutulmaması neden gösterilerek re'sen takdire gidilmesinde kanuni isabet bulunmadığı' gerekçesiyle gelir vergisi ve kaçakçılık cezasını kaldıran kararı, Dairemizin 17.04.1979 günlü ve E: 1978/3870, K: 1979/940 sayılı kararı ile bozulduğundan dayanağı kalmadığı anlaşılmış olan Temyiz Komisyonu kararma karşı açılan bu davanın da kabulüyle, dava konusu kararın bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.