Danıştay Dördüncü Daire

1. Takdir Komisyonu kararının dayanağı bulunmadığından itiraz Komisyonunca mükellef iddiaları ve yoklama fişi nazara alınmak suretiyle matrahın tadili yerindedir. 2. Gayrimenkul Sermaye iradım beyan etmeyen mükellefin kasdının bulunduğu kabul edilir. Gayrimenkul sermaye iradına ilişkin beyannamesini yasal ve ek sürede vermeyen davalı adına re'sen yapılan cezalı tarhiyatı ödevlinin taşınmasından elde ettiği gayrimenkul sermaye iradı nedeniyle beyanname vermediği anlaşıldığından, Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesi gereğince re'sen takdire gidilmesinin yerinde olduğu, ancak dosyada mevcut takdir komisyonu kararının dayanağı bulunmadığı anlaşıldığından, itiraz komisyonunca mükellef iddiaları ve yoklama fişi nazara alınarak ve %20 götürü giderin tenziliyle matrahın tadilinde isabetsizlik bulunmadığı, uyuşmazlık konusu olayda yükümlüye vergi kaçırma kastı da yöneltilmeyeceği gerekçesiyle ve vergi aslının tadili, cezanın terkini suretiyle değişiklikle onayan Vergiler Temyiz Komisyonu kararının; dilekçede yazılı nedenlerle bozulması isteminden ibarettir. Davada vergi aslına ilişkin olarak ileri sürülen iddialar dava konusu Temyiz Komisyonu kararının, vergi aslına ilişkin hüküm fıkrasının dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Cezaya gelince; Vergi Usul Kanunu'nun 344/3. maddesi beyana dayanan mükellefiyetlerde, beyanname verme süresi ve ek süre geçtiği halde, faaliyetini vergi dairesinin bilgisi dışında bırakan yükümlüler için kastın varlığının kabul edileceği hükme bağlanmıştır. Olayda ilgili yılda elde ettiği gayrimenkul sermaye iradım beyan etmeyen davalının kastinin bulunmadığı yolundaki kanıya hangi nedenlerle varılmış olduğu belirtilmeksizin kaçakçılık cezasının kusura çevrilmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Bu nedenlerle vergi aslına ilişkin davanın reddine, dava konusu cezaya ilişkin hüküm fıkrasının, bozulmasına kaçakçılık cezasının re'sen takdirine, oybirliğiyle karar verildi.