Danıştay Onüçüncü Daire

Alacak belgeyle ispat edilemediği sürece, şüpheli alacak olarak karşılık ayrılması mümkün değildir. Müvekkili şirketin 1969 takvim yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen rapora dayanılarak ikmalen salınan kurumlar vergisi ve kesilen kaçakçılık cezasını; yükümlü şirket tarafından şüpheli alacak karşılığı olarak ayrılan toplam 92.464 liralık alacağın, 213 sayılı yasanın 323. maddesinde yazılı koşullara uygun olmadığı gerekçesiyle yapılan tarhiyatın uyuşmazlığa konu olduğu bu alacaklarda ......'den olan 9.843 lira alacağın gerçekten var olup olmadığının şirket yetkililerince belgelendirilemediği, .......'den olan 28.316 lira senetsiz alacak ile .......'dan olan 19.937 lira senetli alacağın tarh yılında icraya intikal ettirilmediğinin ve birden fazla istenilmediğinin anlaşıldığı, bu nedenle sözü edilen farkların matrahta bırakılmasının yerinde görül düğü, olayda matrah farkının şüpheli alacak karşılığından doğmuş olması nedeniyle yükümlü şirketin kasıtlı davrandığının kabul edilemeyeceği gerekçesiyle cezayı kusura çevirmek ve matrahı 57.297 liraya indirmek suretiyle değişiklikle onayan Temyiz Komisyonu kararının yerinde olduğuna oybirliğiyle karar verildi.