Danıştay Onüçüncü Daire

Harman makinalarını kiraya veren mükellefin, kira deyimini hangi anlamda kullandığı ve o bölgedeki örf ve teamülün ne olduğu araştırıldıktan sonra karar verilmesi gerekir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 78. maddesinin 8 numaralı bendinde, motorlu nakil ve cer vasıtalarıyla her türlü motorlu araç ve tesisatın sahipleri tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı sayılacağı belirtilmiş ise de, kira; kiralayan tarafından kiralanan şeyin kullanılmasının kiracıya terk edilmesini, ona teslim olunmasını ifade ettiğine ve davacı da harman makinesinin kıymetli bir araç olduğunu, piyasada kolay bulunmadığım, kullanılmasının teknik bilgiyi gerektirdiğim, hiç kimsenin böyle bir makineyi kiraya veremeyeceğim ve kendisinin de vermediğini, tarım yaptıkları bölgede daha birçok harman makinası olduğunu herkesin ve kendisinin yaptığı şeyin aracım başkalarının tarım işlerinde (belli bir ücret karşılığında) çalıştırmak olduğunu, tutanakta geçen ’kira’ deyimini yerel kullanıma göre kullandığım, bölgelerinde bu deyimin daima ’ücret karşılığı’ anlamında kullanıldığım ileri sürmektedir. Gelir Vergisi Kanunu’nun 52. maddesinin dördüncü fıkrasında; çiftçiye ait her türlü ziraat makina ve aletlerinin başka çiftçilerin zirai istihsal işlerinde çalıştırılmasının zirai faaliyetlerden sayılması, yine Kanun’un 56. maddesinin 2 numaralı bendinde; ziraat makina ve aletlerinin başka çiftçilerin zirai istihsal işlerinde çalıştırılması karşılığında alınan bedellerin hasılat unsurları arasında yer almış olması da, tarım alanında bu tür faaliyetlerin bulunduğunun kanıtım verir. Hal böyle olunca, tutanakla saptanan durumun yani kiralama keyfiyetinin, gerçekten var olup, olmadığının kuşku ile karşılanması ve kira deyiminin yükümlü tarafından Gelir Vergisi Yasası ile Borçlar Yasasındaki kira anlamında kullanılıp kullanılmadığının, o bölgedeki örf ve teamülün ne olduğu da araştırılarak yeniden bir karar verilmek üzere dava konuşu Temyiz Komisyonu kararının bozulmasına çoğunlukla karar verildi.