Danıştay Dördüncü Daire
İşletmede mevcut iktisadi kıymetlerin ortaklar tarafından çekilmesinde vergiyi doğuran olay bu işlemin defterlere kayıt tarihidir. 1966 takvim yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda, ortağı bulunduğu adi ortaklıktaki bina ve makineleri amortismanlar düşüldükten sonra hisseleri oranında mukayyet değeri ile çektikleri, bundan sonra asliye hukuk mahkemesinde tespit ettirdikleri değer üzerinden yeni kurdukları anonim şirkete sermaye olarak koydukları halde iki değer arasındaki farkı ticari kazanç olarak beyan etmedikleri saptanarak bulunan matrah üzerinden davalı adına ikmalen salınan gelir vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasını; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 81. maddesinin son fıkrasına göre ticari işletmeye dahil iktisadi kıymetlerin, hakların ve iştirak hisselerinin satış, devir ve temliklerinden doğan kazançlar ticari kazanç sayılmış ise de, adi ortaklığın anonim şirkete dönüştürülmesine karar verildiği 31.12.1966 tarihinde anonim şirketin teessüs olduğu ve bu iktisadi kıymetlerin hangi değerle devredildiğinin belli olmadığı, bu durumda ticari kazancın ve dolayısıyla vergi alacağının 1966 yılında doğduğunu kabule imkan bulunmadığı, anonim şirket 6.2.1967 tarihinde kurulduğuna ve adi şirketin mevcutları da bu tarihte yeni şirkete intikal ettiğine göre vergi alacağının 1967 yılında doğduğu gerekçesiyle terkin eden Temyiz Komisyonu dördüncü dairesi kararının;adi ortaklığın 31.12.1966 tarihinde feshe, aktif ve pasifi anonim şirkete devretmeye karar vermiş oldukları, kıymetlerin emsal değeri ile mukayyet değeri arasındaki farkın da bu tarihte elde edilmiş sayılacağı, bu durumda 1966 takvim yılı için yapılan tarhiyatın yerinde olduğu iddialarıyla bozulması isteğinden ibarettir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 38. maddesinde; işletme sahip veya sahiplerince işletmeden çekilen değerlerin öz sermaye farkına ilave olunacağı, aynı Kanun'un 41/1. maddesinde de sahip veya sahiplerce işletmeden aynen çekilen değerlerin emsal bedeli ile değerlenerek teşebbüs sahibinin çektiklerine ilave olunacağı hükme bağlanmıştır. Olayda, dosya muhtevasının incelenmesinden, ........ adi ortaklığı ortaklarının tarh yılı sonunda ortaklıktaki iktisadi değerleri amortismanı düşüldükten sonra hisseleri oranında ve ayni olarak anılan ortaklıktan çektikleri ve bu işlemi bu yıla ait yevmiye defterinin son maddesine kayıt ettikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda; yukarıda sözü edilen kanun hükümlerinin ihlal edildiği ve dolayısıyla vergiyi doğuran olayın 1967 takvim yılında değil, 1966 takvim yılında vuku bulduğunun kabulü gerekir. Bu bakımdan Temyiz Komisyonu kararında isabet görülmemiştir. Diğer yandan, ortakların mahkemede yaptırdıkları tespitin miktarı da ihtilaf konuşu yapılmadığına göre emsal bedeli olan bu değerle mukayyet değer arasındaki farkın matraha eklenmesinde kanuna aykırılık yoktur. Açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile Temyiz Komisyonu Dördüncü Dairesi, dava konuşu kararının bozulmasına ve tarhiyatın tasdikine, oybirliğiyle karar verildi.