Danıştay Dördüncü Daire
Kiracılık hakkının devri karşılığında alınan tazminat arızi kazançtır. 17.1.1970 tarihinde ölen davacı adına verdiği beyannameye babasının 1969 takvim yılında elde ettiği arızi kazancı dahil etmediği saptanarak adına ikmalen salınan gelir vergisini; 17.1.1970 tarihinde ölen S.A.’ın teklif yılında elde ettiği 230.000 liralık arızi kazancın varisi olan yükümlüce beyana dahil edilmediğinin anlaşıldığı, alınan paranın tazminat olduğu, arızi kazanç kabul edilerek vergilendirilemeyeceği iddia olunmakta ise de, kiracılık hakkının devri karşılığında alınan bu tazminatın 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 82. maddesinin 3. fıkrası gereğince arızi kazanç olarak nitelendirilmesinin ve vergilendirilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle onayan Temyiz Komisyonu kararının; babasının ihtiyarlığı ve hastalığı nedeniyle dükkanım devrettiği, hasta olması nedeniyle alınan parayı hastalığına sarf ettiği, bu tazminatın arızi kazanç sayılamayacağı, gelir unsurlarından hiçbirisine girmeyen meblağın vergilendirilemeyeceği, esasen Danıştay içtihatlarının da bu yönde olduğu iddialarıyla sözlü açıklamaları da dinlenildikten sonra bozulması isteğinin reddine oybirliğiyle karar verildi.