Dairesi
Birinci tertip yasal yedek akçe safi karın kurumlar vergisi düşülmeden önceki kısmı üzerinden ayrılmalıdır.
Karar No
1974/3301
Esas No
1973/4230
Karar Tarihi
26-09-1974

Danıştay Onüçüncü Daire

Birinci tertip yasal yedek akçe safi karın kurumlar vergisi düşülmeden önceki kısmı üzerinden ayrılmalıdır. Şirketlerin in 1967 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda stopaj matrahının tayininde yapılacak indirimler arasında yer alan birinci ve ikinci tertip yedek akçeyi yüksek ve gereksiz ayırmak suretiyle (stopaj) gelir vergisi matrahım düşük gösterdiği iddiasıyla ikmalen salınan (stopaj) gelir vergisini; ödenecek vergiler şirket bakımından bir masraf unsuru olduğundan safi kara dahil olmaması gerektiği, esasen ödevli şirketin vergilendirme dönemine ilişkin bilançosunda ve kar zarar cetvelinde, safi karın 9.627.783,44 lira olarak 5.600.000 liralık ödenecek vergileri dahil etmeksizin göstermiş bulunduğu, bu durumda birinci tertip yedek akçe ayrılmasında 293.784,38 liralık bir fazlalık bulunduğu, öte yandan Ticaret Kanunu'nun 466/3. maddesinde, safi kardan maddenin ilke bendinde yazılı yedek akçeden başka pay sahipleri için %5 kar payı ayrıldıktan sonra pay sahipleri ile kara iştirak eden diğer kimselere dağıtılması kararlaştırılmış kısmın onda birinin birinci bende göre ayrılacak yedek akçeye ekleneceğinin belirtildiği, kanun koyucunun 1/10 nisbetinde ikinci tertip ihtiyat akçesi ayrılabilmesi için karın dağıtılmasına karar verilmiş olmasını yeterli gördüğü, ortaklara fiilen dağıtılması gerektiği hususunda bir hüküm vazetmediği, ödevli şirketin ihtilafın ilişkin bulunduğu yıla ait karının dağıtılmasına karar verildiğinin 26.4.1971 günlü tutanakla sabit olduğu, bu nedenle ikinci tertip yedek akçe ayrılmasında bir usulsüzlük görülmediği gerekçesiyle 293.784,38 lira matrah farkı üzerinden tadilen tasdik eden Temyiz Komisyonu ikinci Dairesi'nin 14.9.1973 gün ve 2806 sayılı kararının, birinci tertip kanuni yedek akçenin tefrikinde safi kardan ödenecek vergilerin düşülmesi için ne bir kanun hükmünün ne de geçerli sayılabilecek bir sebebin mevcut olmadığı iddiasıyla yapılacak duruşmada sözlü açıklamalarında dinlenildikten sonra bozulması isteğinden ibarettir, Türk Ticaret Kanunu'nun 457. maddesinde, safi kazancın yıllık bilançoya göre hesap ve tespit olunacağı, 466. maddesinde de her yıl safi karın yirmide birinin ödenmiş esas sermayenin beşte birinci buluncaya kadar umumi yedek akçe olarak ayrılmasının zorunlu olduğu öngörülmüş olup, safi kurum kazancının tespitiyle ilgili olarak, ne Gelir Vergisi Kanunu'nun 38 ve 40., ne de Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 13. maddesinde kurumlar ve Gelir vergileri, indirilecek giderler arasında sayılmamıştır. Durum, böyle olduğu halde, safi karın ancak tasarruf edilebilecek kar olduğu görüşünden hareket etmenin yeterli bir dayanağı bulunmamaktadır. Yıllık faaliyet sonucunu ifade eden ve 'kar ve zarar' adım taşıyan hesaplarda gösterilen bakiye niteliğindeki safi karın, daha sonra, karın tahsisi safhasına vergilerin ayrı bir hesapta gösterilmesi suretiyle bölünmesinin safi karın niteliğini değiştirmemesi gerekir. Yukarıdaki nedenlerle davanın kabulü ile Temyiz Komisyonu ikinci Dairesi kararının, birinci tertip yedek akçe ile ilgili hüküm fıkrasının bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı