Danıştay Dördüncü Daire
Mükelleflere tanınan mücbir sebep halleri, vekillerine de tanınabilir. Olay, mükellefin itiraz süresi içinde ihtilaflı işinin hallini vekili avukatına tevdi etmesi, vekilin ise itiraz süresinin bitiminden beş gün önce ağır hastalığa yakalanarak süresinde itiraz edememesine ilişkin olup, anlaşmazlık Vergi Usul Kanunu'nun 13. maddesinde yazılı bulunan mücbir sebepler den, vekillerin de yararlanıp yararlanamayacağı yönüyle ilgili bulunmaktadır. 5432 ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunlarının 13. maddesinin birinci bendinde Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk, gibi haller mücbir sebep olarak sayılmış olup, anılan maddenin esprisinden, vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesi gibi geniş anlamda bir deyimin kullanıldığı görülmektedir. Bu ödevlerden bazılarının umumi vekiller tarafından da yerine getirilebileceği göz önünde tutulursa, asla tanınan mücbir sebep halinin vekile de tanınması gerekir. Kaldı ki iş vekile tevdi edildikten sonra mükellefin bunu takip imkanı kalmamakta, hatta ağır hastalığa yakalanan vekilin yerine diğer bir vekil tayini dahi belki de imkansız hale gelmektedir. Bu bakımdan davacı iddialarının kabulü ile, yeniden yapılacak inceleme sonunda, vekaletin itiraz süresi içinde verilip verilmediği ve hastalığın anılan madde kapsamına girecek derecede ağır olup olmadığı tespit edildikten sonra yeniden bir karar verilmek üzere Temyiz Komisyonu kararının bozulmasına oyçokluğuyla karar verildi.