KANUNİ VERGİ ORANI OLAN % 10'UN ÜZERİNDE ÖDENMİŞ GÖRÜNEN KATMA DEĞER
VERGİSİNİN TAMAMININ İNDİRİM KONUSU YAPILMASI MÜMKÜN OLMAYIP, BU
YOLLA FAZLA İNDİRİLEN KATMA DEĞER VERGİSİNİN KABUL EDİLMESİNİN MÜMKÜN
BULUNMADIĞI HK.
1986 Yılı Ocak-Nisan dönemlerine ilişkin olarak yükümlü adına inceleme
raporuna dayanılarak salınan kaçakçılık cezalı katma değer vergisi ve
dahili tevkifatı, davacı şirketin, Kula Mensucat A.Ş.'ne ait fabrikada
fason olarak iplik çekme işi yaptırdığı, bu fason imalat nedeniyle de
Kula Mensucat A.Ş.'nin davacı şirkete fason işin faturasını keserek
parasını tahsil ettiğinin anlaşıldığı, ancak ihtilaflı dönemde % 10
olan katma değer vergisi oranının faturalarda daha yüksek gösterildiği
söz konusu katma değer vergilerinin indirim konusu yapıldığı Kula Men-
sucat A.Ş. tarafından tahsil edilen katma değer vergilerinin Karşıyaka
Vergi Dairesine beyan edildiği halde ödenmediği hususlarının taraflar
arasında ihtilafsız olduğu, katma değer vergisinin % 10'un üstündeki
kısmının indirim konusu yapılamayacağı zira bu vergilerin Kula Mensu-
cat Fabrikası Anonim Şirketince Karşıyaka Vergi Dairesine ödenmediği
esasen olayda muvazaa bulunduğu hususlarının inceleme raporunda yer
aldığı, bilirkişi raporunda ise söz konusu faturaların vergi konusu
olan bir işlem için kesilmiş olduğu, ancak vergi matrahının şu veya
bu mülahaza ile yanlış hesaplandığı ve bunun sonucu olarak vergi mik-
tarının yanlış olduğu faturalarda gösterilen verginin, mükellefi tara-
fından kendi vergi dairesine beyan edildiği, beyan edilen verginin
fiilen ödenip ödenmemesinden mükellefe karşı vergi borçlusu olan kişi-
nin sorumlu tutulamıyacağı, beyan edilen ve tahakkuk eden verginin
tahsilinin vergi dairesine ait bir görev olduğu, indirilecek verginin
fazla hesaplanmış olması için bu verginin dayandığı faturanın naylon
olması, yani gerçek bir mal hareketini göstermemesi ve bu fatura bede-
lini borçlanan kişinin namelekinde bir azalmaya yol açmaması gerekti-
ği, oysa Kula Mensucat A.Ş.'nin fason faturalarının naylon olduğu şek-
linde bir tesbit bulunmadığı gibi, böyle bir iddianın da ileri sürül-
mediği, bu durumda yükümlü şirketin söz konusu fason ücretini belirle-
yen faturalardaki katma değer vergisinin indirim konusu yapılmasının
yasalara uygun olduğu, bilirkişi raporunda "inceleme elemanınca 1986
Ocak ayı beyannamesinin katma değer vergisi devrini kabul etmiyerek
inceleme konusu yaptığı dört ay için vergi tarhettirmesinin 1985 yılı
incelemesine dayanmakta olduğu, 1986 yılının bağımsız bir inceleme dö-
nemi olmayıp geçmiş yılın devamı mahiyetinde olduğu, dolayısıyla mah-
kemece 1985 yılı için fazla hesaplanan katma değer vergilerinin indi-
rim konusu yapılabileceğine karar verildiği takdirde Ocak-Nisan 1986
dönemlerinde katma değer vergisi ile ilgili bir vergi farkı doğmadığı-
nın belirtildiği raporunun içeriği ve sonucunun mahkemelerince de ye-
rinde görüldüğü bu nedenlerle kaçakçılık cezalı tarhiyatta isabet bu-
lunmadığı gerekçesiyle terkin eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması
istenilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 28.maddesinin ihtilaflı dö-
nemlerde yürürlükte bulunan metninde; "Katma Değer Vergisinin nisbeti
vergiye tabi her işlem için % 10 dur. Bakanlar Kurulu bu nisbeti temel
gıda maddeleri için "0" (Sıfır)'a kadar indirmeye yetkilidir" hükmüne
yer verilmiştir. Bu yetki daha sonraki tarihler de 3316, 3297 ve 3505
sayılı kanunlarla genişletilmiş, 28.maddenin, katma değer vergisinin
nisbetinin vergiye tabi her işlem için % 10 olduğu genel kuralı değiş-
mekle birlikte Bakanlar Kurulu bu oranı belli katlarda yada oranlarda
artırmaya indirmeye bu oranlar dahilinde muhtelif mal ve hizmetler ile
bazı malların perakende safhası için farklı vergi oranları tesbit et-
meye yetkili kılınmıştır. Bu yetkiye dayanılarak Bakanlar Kurulunca bu
oranlar üzerinde ve 3065 sayılı kanunda yer alan listeler üzerinde ka-
nunun tanıdığı sınırları içinde değişiklikler yapılmıştır.
Madde hükmünden ve bu maddeyi değiştiren kanun metinlerinden de açıkça
anlaşılacağı üzere Bakanlar Kuruluna tanınan bu kısıtlı yetkiler yü-
kümlüler için söz konusu değildir. Yükümlülerce bu vergi oranlarında
keyfi şekilde değişiklik yapılması olanağı yoktur.
Yükümlü şirketin Kula Mensucat A.Ş.'ne fason olarak yaptırdığı iplik
çekme işindeki kanuni vergi haddinin % 10 olduğu anlaşılmaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergi-
yi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin
esas olduğu, vergiyi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin
gerçek mahiyetinin (yemin hariç) her türlü delille isbatlanabileceği
hükme bağlanmıştır.
İncelenen dosya kapsamından Kula Mensucat Fabrikası A.Ş.'nin öteden
beri zarar eden ve vergilerini ödeme güçlüğü içinde bir firma durumun-
da olduğu, yükümlü şirket ortakları ve Kula Mensucat A.Ş.'nin muhase-
secimedirir inceleme elemanı ve bilirkişiye verdikleri ifadelerinden,
fason imalatçı Kula Mensucat A.Ş.'ne kaynak yaratabilmek ve yükümlü
şürkete haksız katma değer vergisi indirimi sağlamak amacıyla, kendi
aralarında anlaşarak katma değer vergisi oranlarını çok yüksek tutup
(% 29 ila % 61 arasında değişen oranlarda katma değer vergisi uygula-
yarak) 55.427.748 lira yerine 176.948.010 lira fazlasıyla 232.375.758
liranın fason imalatçı Kula Mensucat'a ödendiği ve yükümlü şirket ta-
rafından da haksız indirim konusu yapıldığı açıkça anlaşılmakta, esa-
sen bu rakamlar üzerinde de bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Nitekim
mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesine ait raporda da; yüksek
oranlardaki katma değer vergisinin % 10 un üstündeki kısmının indirim
konusu yapılıp yapılamıyacağına mahkemece karar verilmesi gerektiği,
ancak bu indirimin yapılabileceğine karar verilmesi halinde, (diğer
dönemlere yapılacak kaydırmalar nedeniyle) ödenecek katma değer vergi-
si borcu kalmayacağı belirtilmiş bulunmaktadır.
Mahkemece, taraflar arasındaki bu muvazaayı, ve bu yolla vergi kaçı-
rıldığını gösteren deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi ge-
rekirken, Kula A.Ş.nin fason faturalarının naylon fatura olduğunun
tesbit edilemediği, bu faturalarda yazılı katma değer vergisinin indi-
rilebileceği gerekçesiyle terkini yolunda verilen kararda isabet bu-
lunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne İzmir 1.Vergi Mahkeme-
sinin 12.7.1989 gün ve 1989/270 sayılı kararının bozulmasına karar
verildi.
(MT/NÇ)
|