MAL SATIŞ FATURALARINDAN İKİSİNİ İŞLETME DEFTERİNE GELİR KAYDETMEDİĞİ
VE BEYAN DIŞI BIRAKTIĞI TESPİT EDİLEN DAVACI ADINI FATURA TUTARLARININ
TOPLAMI ÜZERİNDE 213 SAYILI VERGİ USUL KANUNUNUN 29.MADDESİNE GÖRE İK-
MALEN YAPILAN TARHİYATIN YERİNDE OLDUĞU HK.
Hububat ve bakliyat ticareti ile uğraşan davacının 1987 takvim yılına
ilişkin işlemlerinin incelenmesi sonucunda adına ikmalen salınan Gelir
Vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı; dosyanın
incelenmesinden cezalı tarhiyatın dayanağı inceleme raporuna göre, yü-
kümlünün düzenlemiş olduğu mal satış faturalarından ikisinde belirti-
len hasılatın işletme defterine gelir olarak kaydedildiği, beyan dışı
bırakıldığının tespit edilmesi üzerine toplam 16.009.256.-lira olan fa
tura tutarının ikmal tarhiyata konu edildiğinin anlaşıldığı, davacı ta
rafından alışların faturasız olması nedeniyle satışların defterlere in
tikal ettirilmediği, girişi belgelenemeyen satışların defter kaydedil-
mesi durumunda giriş ve çıkış dengesinin sağlanamayacağının iddia edil
diği, inceleme elemanınca emtia ticareti ile uğraşanlarda bir malım sa
tılabilmesi için önce girişinin olması gerektiğinin dikkate alınmadı-
ğı, uyuşmazlık konusu olayda, faturasız alışların ve deftere kaydedil-
meyen faturalı satışların bulunduğu hususunun taraflar arasında çekiş-
mesiz olduğu, buna göre matrahın 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 30/4.
maddesi uyarınca mal alış miktarları ve tutarları tespit edilerek re'
sen belirlenmesi gerekirken kayıt dışı olan satış faturaları nedeniyle
adı geçen kanunun 29.maddesi uyarınca ikmalen tarhiyat yapılmasında ve
kaçakçılık cezası kesilmesinde yasal isabet görülmediği gerekçesiyle
kabul ederek yapılan cezalı tarhiyatı kaldıran İçel İkinci Vergi Mahke
mesinin 31.1.1994 gün ve 1994/48 sayılı kararının bozulması istemidir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun, 2365 sayılı Kanunun 3.maddesiyle deği
şen 29.maddesinde; ikmalen vergi tarhının, her ne şekilde olursa olsun
bir vergi tarh edildikten sonra bu vergiye müteallik olarak meydana çı
kan ve defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak mik
tarı tespit olunan bir matrah veya matrah farkı üzerinden alınacak ver
ginin tarh edilmesi hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden davacının düzenlediği mal satış faturaların-
dan ikisinde belirtilen hasılatın, işletme defterine gelir olarak kay-
dedilmediğinin ve beyana da dahil edilmediğinin tespit edilmesi üzeri-
ne bu faturaların toplam tutarı olan 16.009.256.-liranın matrah farkı
olarak alındığı ve bu miktar üzerinden ikmalen Gelir Vergisi tarhiyatı
yapıldığı ve kaçakçılık cezası kesildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda yukarıda açıklanan madde hükmü uyarınca olayda defter kayıt
ve belgelere dayanılarak miktarı tespit olunan bir matrah farkı sözko-
nusu olduğundan, olayda ikmalen vergi tarh nedenlerinin varlığı açık-
tır.
Her ne kadar davacı tarafından kayda geçmeyen alışlarının bulunduğu id
dia edilmekte ise de ileri sürülen bu iddianın ispatı davacıya ait
olup 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3.maddesinde açıklanan ispat kül-
fetinin tersine çevrilmesi suretiyle Vergi Mahkemesince, alışların mik
tar ve tutarlarının da tespit edilmek suretiyle matrah farkının re'sen
belinlenmesi gerektiği gerekçesiyle ikmalen yapılan tarhiyatın kaldı-
rılması yolunda verilen kararda yasal isabet görülmemiştir.
Kaldı ki, Mahkemece davacının dava dilekçesinde kabul ettiği miktar
üzerinde de durulmada, talep aşılarak tarhiyatın kaldırılmasına karar
verilmesinde de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne Vergi Mahkemesi kararı-
nın bozulmasına karar verildi.
ŞT/NÇ
|