ŞİRKETİN ORTAĞININ KANUNİ TEMSİLCİLİĞİNİ YAPTIĞI BİR BAŞKA ŞİRKETİN KE
SİNLEŞEN VE BU ŞİRKETTEN TAHSİL OLANAĞI KALMAYAN VERGİ BORÇLARININ 213
SAYILI VERGİ USUL KANUNUNUN 10.MADDESİ UYARINCA TAHSİLİ AMACIYLA ŞİRKE
TİN MAL VARLIĞINA HACİZ UYGULANAMAYACAĞI HK.
Davacı şirketin ortağı Bahattin Çiloğulları'nın kanuni temsilcisi bu-
lunduğu Başkurt Özel Eğitim Turizm Ticaret Limited Şirketinin kesinle-
şen ve şirketten tahsil olanağı kalmayan vergi borçlarının 213 sayılı
Vergi Usul Kanununun 10.maddesi uyarınca tahsili amacıyla davacı şirke
tin sahibi bulunduğu araçlara uygulanan haciz işlemine karşı açılan da
vayı; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 62.
maddesinde, borçlunun mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesin
ce tesbit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları
ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklardan amme alacağına yetecek
miktarının tahsil dairesince haczolunacağının, aynı kanunun 64.madde-
sinde ise, haciz muameleleri, tahsil dairesince düzenlenen ve alacaklı
amme idaresinin mahalli en büyük memurluğunca tasdik edilen haciz vara
kalarına dayanılarak yapılacağının öngörüldüğü, kamu alacağı için ha-
ciz uygulaması yapılabilmesinin aynı kanunun 54 ve devamı maddeleri hü
kümleri uyarınca usulüne uygun olarak düzenlenen ödeme emrinin tebliğ
hükümlerine uygun olarak kamu borçlusuna tebliğ edilerek kesinleşmesi-
ne bağlı olduğu olayda davacı şirket adına düzenlenen ödeme emri bulun
madığı gibi haciz varakalarının da Başkur Özel Eğitim Limited Şirketi
ile Bahtiyar Çiloğulları adına düzenlendiği anlaşılmakta olup, davalı
şirkete ait araçların üzerine bir başka şirketin veya şirket ortağı
Bahtiyar Çiloğullarının şahsi borcu nedeniyle haciz uygulanmasında ya-
sal isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek haciz işlemini iptal
eden Adana Birinci Vergi Mahkemesinin 10.1.1995 gün ve 1995/3 sayılı
kararının; Başkurt Limited Şirketinden tahsil olanağı kalmayan kamu
alacağının davacı şirketin ortağı Bahtiyar Çiloğulları'nın şirketteki
hissesini devretme yoluna gitmesi nedeniyle davacı şirketin bir taraf-
tan iflası istenirken, kamu borçlusunun hissesi oranında şirkete ait
araçlarada haciz uygulandığı, yapılan işlemin 6183 sayılı yasanın 36.
maddesine uygun bulunduğu ileri sürülerek bozulması istemidir.
Temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar Vergi Mahkeme
si kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz is-
teminin reddine ve kararın onanmasına karar verildi.
ŞT/NÇ
|