ÜRETTİĞİ EMTİAYI İHRAÇ ETMEYİP İHRACATÇILARA SATAN ÜRETİCİ FİRMALARIN
AMBALAJ MALZEMESİ SATIŞLARININ İHRACAT SAYILAMAYACAĞI HK.
Uyuşmazlık, imal ettiği ambalaj kutularını, doğrudan doğruya veya asıl
ihraç malının ambalajında kullanarak ihraç eden kişi yada kurumlara
yaptığı satışlar dolayısıyla 5442 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 8.
maddesinin 6.bendinde öngörülen ihracat istisnasından yararlanamıyaca-
ğı gerekçesiyle davacı kurum adına 1981 takvim yılı için ikmalen salı-
nan kurumlar vergisi ile kesilen kusur cezasını terkin eden Vergi Mah-
kemesi kararının temyizen bozulması istemine ilişkindir.
Yukarıda sözü geçen Kurumlar Vergisi Kanununun 8.maddesi 6.bendi 1.fık
rasının olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde, sanayi ürünü ihraç
eden ve yıllık ihracat tutarı 250.000 Amerikan Doları veya muadili ya-
bancı para karşılığı Türk lirasını aşan imalatçı kurumların, ihracatın
ilk yılı için bu ihracattan sağladıkları hasılatın %20 sinin, müteakip
yıllarda bir önceki yıla göre artan ihracat hasılatının %30 u ile baki
yesinin %15 inin kurum kazancından indirileceği öngörülmüş bulunmakta-
dır. Bu hükme göre ihracat istisnasından yararlanmak isteyen kurumun,
her şeyden önce sanayi ürünü imalatçısı olması, imal ettiği emtiayı
doğrudan doğruya kendisinin ihraç etmesi ve yıllık ihracat tutarının
hükümde belirlenen limiti aşmış bulunması gerekmektedir.
Herne kadar, anılan bendin 3.fıkrasında "ihraç edildiğinin tevsiki şar
tıyla ihracatçılara yapılan satışlar yıllık ihracat tutarının hesabın-
da ihracat sayılır." denilmekte ise de yukarıda açıkklanan fıkra hük-
münde öngörülen ihracat istisnasından yararlanabilme koşullarından yal
nızca üretilen malın doğrudan doğruya imalatçı firma tarafından ihraç
edilmiş olması koşuluna getirilen istisnadan ibaret bulunan bu hüküm-
den yararlanacak kurumların, ihracatçılara yaptırdıkları satış tutarla
rını da dahil edebilecekleri "yıllık ihracat hesabının" bulunması; di-
ğer bir anlatımla, ürettikleri emtiayı, ihracatçı firmalara yaptıkları
satışları yanında, bizzat kendilerinin de ihraç ediyor olmaları gerek-
mektedir. Bu bakımdan, ürettiği emtiayı kendisi ihraç etmeyen, yurtiçi
piyasada doğrudan tüketiciye veya ihracatçılara satış yapan imalatçı
firmaların bu fıkra hükmünden yararlandırılmalarına yasal olanak bulun
mamaktadır.
Öte yandan, 10.5.1981 gün ve 17336 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
81/5 sayılı İhracatı Teşvik Tebliğinin 45.maddesinin (g) bendinde yer
alan ve anılan Tebliğin 3.maddesinde sayılan ihracatı teşvik tedbirle-
ri ile sınırlı etkiye sahip bulunan hükmün de kurumlar vergisi istisna
sını kapsamaması sebebiyle, olaya uygulanma kabiliyeti mevcut değil-
dir.
Bu durum karşısında; ihracatçı olmadığında uyuşmazlık bulunmayan dava-
cı Kurum, doğrudan doğruya veya ambalajlama da kullanılmak suretiyle
ihracç edilmek üzere ihracatçılara sattığı ambalaj malzemesinin bu tür
satışından dolayı Kurumlar Vergisi Kanununun yukarıda açıklanan hükmün
de öngörülen ihracat istisnasından yararlanamıyacağından, davaya konu
vergi ve cezanın Vergi Mahkemesince terkin edilmesinde isabet görülme-
miştir.
Ayrıca; idari iŞlemlerin hukuka uygunluğunu denetleyen idari yargıcın,
hukuka aykırılığını saptaması halinde idari işlemin iptaline karar ve-
recek yerde, idarenin yerine geçerek eylem ve işlem tesis etmesine
usul hukuku bakımından olanak bulunmaması karşısında; temyize konu ka-
rarında Vergi Mahkemesinin, davaya konu tarh işlemiyle salınan kurum-
lar vergisi ile kesilen kusur cezasının terkinine karar vermiş olması
da kararı sakatlayacak nitelikte diğer bir hukuka aykırılıktır.
Açıklanan nedenlerle İzmir İkİnci Vergi Mahkemesinin temyize konu kara
rının bozulmasına; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.mad-
desinin 2.bendi uyarınca işin esasına geçilerek aynı nedenlerle dava-
nın reddine karar verildi.
BŞ/EK
|