KAYBEDİLDİĞİ İLERİ SÜRÜLEREK İNCELEMYE İBRAZ EDİLMEYEN BİR CİLT SEVK
İRSALİYESİNİN KULLANILDIĞINA İLİŞKİN HİÇ BİR KANIT BULUNMAKSIZIN VE
SÖZ KONUSU ÇİLTTEKİ SEVK İRSALİYELERİNDEN HERHANGİ BİRİNİN, DİĞER
VERGİ MÜKELLEFLERİNİN BELGELERİ ARASINDA BULUNDUĞU DA SAPTANMAKSIZIN
SALINAN KAÇAKÇILIK CEZALI KATMA DEĞER VERGİSİNİN YASAYA UYGUN OLMADIĞI HK.
Soğan ticaretinden dolayı vergi mükellefi olan yükümlü 31.10.1988 ta-
rihi itibarıyla işini terk ettiğini bildirmiş, kullandığı belgeleri
vergi idaresine ibraz etmiş ve bu bildirim üzerine 20.9.1989 günlü
yoklama tutanağı düzenlenmiştir.
Bir cilt sevk irsaliyesinin kaybedildiği ve bu yüzden söz konusu cil-
din iptal edilmediği iaçıklaması yazılan tutanaktaki tesbit üzerine
yükümlünün işlemleri bu tesbitle sınırlı olarak incelenmiştir.
İnceleme raporunda bir cilt sevk irsaliyesini ibraz etmemesi resen
takdir nedeni kabul edilerek kayıtlı hasılattan hareketle matrah he-
saplanmış ve adına 1988 yılı Ocak ila Ekim dönemleri için kaçakçılık
cezalı Katma Değer Vergisi ile Dahili Tevkifat salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen Bursa Vergi Mahkemesi davayı
kabul ederek tarhiyatı kaldırmıştır.
Vergi Dairesi Müdürlüğünün bu karara karşı yaptığı temyiz başvurusunu
inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 27.10.1993 gün ve E:1992/5229,
K:1993/3824 sayılı kararıyla; 1987 yılında bastırdığı ve işyerinde
kullanmakta olduğu 5 cilt sevk irsaliyesinden A/57501-57550 numaralı
sevk irsaliyesi cildinin boş olarak kaybedildiği ileri sürülerek ince-
lemeye ibraz edilmemesinin ve işin 31.10.1988 tarihinde terk edilmesi
nedeniyle söz konusu belgenin iptali için vergi dairesine verilmemesi-
nin ticari ickaplara uymayan, normal ve mutat olmayan bir durum olduğu
bu itibarla kaybolduğu ve hiç kullanılmadığı kanunen muteber bir belge
ile kanıtlanamayan vesika nedeniyle salınan cezalı verginin yerinde
olduğu gerekçesiyle Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına karar ver-
miştir.
Bozma kararına uymayan Bursa Vergi Mahkemesi, 21.4.1994 günlü ve
E:1994/94, K:1994/594 sayılı kararıyla; yükümlülerin bir kısım matrah-
ları vergi dairesinin bilgisi dışında bıraktıkları ya da bildirdikleri
matrahlarda noksanlık bulunduğu saptanan hallerde bu matrahın miktarı-
nın ne loduğunun gerçeğe en yakın biçimde saptanmasının gerektiği, 213
sayılı Kanunun 29. ve 30.maddeleriyle amaçlananın bu olduğu, davacı
tarafından kaybedilmesi nedeniyle incelemeye ibraz edilemeyen bir cilt
sevk irsaliyesinin kullanıldığına dair hiç bir delil ortaya konulmadı-
ğı gibi sevk irsaliyesinden herhangi birisinin diğer vergi mükellefle-
rinin belgeleri arasında bulunduğunun da saptanamadığı, bu nedenle söz
konusu bir cilt sevk irsaliyesinin kullanıldığı ve bunlarla ilgili ha-
sılatın kayıt dışı bırakıldığı yolundaki gerçekçi olmayan, varsayımdan
hareketle düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak yapılan cezalı tar-
hiyatta isabet bulunmadığı, nitekim aynı olay nedeniyle salınan gelir
vergisi ile kesilen kaçakçılık, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezala-
rına ilişkin mahkemelerinin 21.5.1992 gün ve 1992/1075 sayılı davanın
kabulüne dair kararlarının Danıştay Üçüncü Dairesinin 21.12.1993 gün
ve 1993/3746 sayılı kararı ile onandığı gerekçesiyle ilk kararda di-
renmiştir.
Direnme kararı, Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiş ve
yapılan yaygın ve yoğun vergi denetimleri sırasında yükümlünün soğan
alım-satım faaliyetini vergi dairesinin bilgisi dışında yaptığının
saptandığı, bu durumun ödevlinin dürüst olmadığını gösterdiği, boş
olarak kaydedilen sevk irsaliyelerinin inceleme elemanına ibraz edilme
mesi nedeniyle bu belgelerin kullanılmış olma ihtimalinin mevcut oldu-
ğu ve bunlardan elde edilen hasılatın beyan dışı bırakıldığı ileri sü-
rülerek kararın bozulması istenmiştir.
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi kararın özet bölümünde yazılı
Bursa Vergi Mahkemesinin ısrar kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Ku-
rulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddi-
alar kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine karar verildi.
(MT/ES)
|