LİMİTED ŞİRKET MÜDÜRÜNÜN ŞİRKETTEN TAHSİL OLANAĞI KALMAYAN VERGİ BORÇ-
LARININ TAMAMINDAN SORUMLU OLDUĞU HK.
Uçal Süt ve Süt Mamullerinin Geliştirme Sanayi Limited Şirketinin vade
sinde ödenmeyen vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket müdürü sıfa-
tıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmiştir. İstanbul 7.Vergi Mahkeme
si 8.12.1994 gün ve E:1994/993, K:1994/2607 sayılı kararıyla; 213 sayı
lı Vergi Usul Kanununun 10.maddesi uyarınca kanuni temsilcilerin şirke
tin vergi borçlarından sorumlu tutulabilmeleri için kamu alacağının
şirket tüzel kişiliğinden tahsil olanağının kalmamış olması gerektiği,
olayda ilgili dönemlere ait katma değer vergisi beyannamelerinin veril
memesi nedeniyle re'sen takdir yoluyla salınan kaçakçılık cezalı katma
değer vergilerine ait ihbarnameler ile süresi içinde ödemenin yapılma-
ması üzerine kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin
şirkete tebliğ edildiği, bilahare asıl borçlu şirketin adresini terk
etmesi ve mal varlığının tespit edilememesi sonucu şirket tüzel kişili
ğinden tahsil olanağı kalmadığı anlaşılan kamu alacağının tahsili için
davacı adına düzenlenen ödeme emrinde yasaya aykırılık bulunmadığı, an
cak 6183 sayılı Kanunun 35.maddesine göre şirket ortaklarının sorumlu-
luğunun koydukları sermaye ile sınırlı tutulması karşısında, davacının
takip edilen kamu alacağının 5.00.000 liralık kısmından sorumlu olaca-
ğı gerekçesiyle ödeme emrinin 5.000.000 liraya tekabül eden kısmı onan
mış, diğer kısımları ise iptal edilmiştir. Vergi dairesi müdürlüğünce,
ödeme emrinin aynen onanması gerektiği ileri sürülerek mahkeme kararı-
nın bozulması istenilmektedir.
Uyuşmazlık, Uçal Süt ve Süt Mamulleri Geliştirme Sanayi Limited Şirke-
tinin 1991 yılı Eylül ve Kasım dönemlerine ait kaçakçılık cezalı katma
değer vergisi ile gecikme faizi borcunun şirketten tahsil imkanı kalma
dığı ileri sürülerek şirket ortağı ve müdürü olan davacıdan tahsil ama
cıyla düzenlenen ödeme emrinden doğmuştur.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10.maddesinde, tüzel kişilerle, küçük-
lerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olma-
yan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunla
ra düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşek-
küllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen
ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri ida
re edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirilece
ği, yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzün-
den mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya
kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri ye-
rine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı belirtilmiş, 6762 sayılı
Türk Ticaret Kanununun limited şirketlerde idare ve temsil yetkisini
düzenleyen 540.maddesinde, limited şirketlerle ilgili olarak aksi ka-
rarlaştırılmış olmadıkça, ortakların hep birlikte müdür sıfatıyla şir-
ket işlerini idareye ve şirketi temsile mezun ve mecbur oldukları, ay-
nı kanunun "Temsil Selahiyeti" başlıklı 542.maddesinde de, müdürlerin
haiz oldukları temsil selahiyetinin şumul ve tahdidi hakkında, anonim
şirketin idare meclisine dair olan 321.madde hükmünün tatbik olunacağı
öngörülmüştür.
Öte yandan, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanu-
nun limited ortaklıkların amme borçları başlıklı 35.maddesinde ise,
limited ortaklıkların ödenmeyen ve tahsil imkanı bulunmayan amme borç-
larından dolayı ortakların vazettikleri veya vaz'ını taahhüt eyledikle
ri sermaye miktarında doğrudan doğruya mesul ve bu kanun hükümleri ge-
reğince takibata tabi tutulacakları hükme bağlanmıştır.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden,
limited şirketlerde kanuni temsilcilerin (müdürlerin), kendilerine dü-
şen vergisel ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden şirketten tahsil
olanağı kalmadığı saptanan kamu alacağının tamamının ödenmesinden so-
rumlu olacakları ve kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilcile
rin mal varlığına gidilebileceği sonucuna ulaşılmaktadır.
Olayda, kamu alacağının borçlu limited şirketten tahsili için düzenle-
nen ödeme emri şirkete tebliğ edildiği halde süresi içinde ödeme yapıl
maması ve şirketin adresinde bulunamaması nedeniyle kamu alacağının
tahsili amacıyla şirket ortağı ve müdürü olan davacı adına ödeme emri
düzenlendiği, vergi mahkemesince davacının şirketin vergi borçlarından
sorumluluğunun şirkete konulan sermaye ile sınırlı olduğu gerekçesiyle
ödeme emrinin kısmen iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
6183 sayılı Yasanın 35.maddesinde, limited ortaklıkların ödenmeyen ve
tahsil imkanı bulunmayan borçlarından dolayı ortakların sorumluluğu be
lirlenmekte olup, yasal temsilcilerin sorumluluğuna ilişkin herhangi
bir hükme yer verilmediğinden şirketten tahsil olanağı kalmadığı anla-
şılan kamu alacağının tahsili amacıyla şirket müdürü sıfatıyla davacı
adına düzenlenen ödeme emrinin vergi mahkemesince aynen onanması gere-
rekirken, yazılı gerekçeyle kısmen iptal edilmesinde yasal isabet gö-
rülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle, İstanbul 7.Vergi Mah-
kemesinin 1994/2607 sayılı kararının bozulmasına karar verildi.
(DAN-DER; SAYI:92) BŞ/ES
|