BANKACILIK FAALİYETİNDE BULUNAN YÜKÜMLÜ KURUMUN BAŞKA BANKALARDAKİ MEV
DUAT KARŞILIĞI ELDE ETTİĞİ VE VERGİSİ TEVKİF YOLUYLA KESİLMİŞ BULUNAN
FAİZ GELİRİNİN, KURUM VE GELİR (STOPAJ) BEYANNAMESİNDE BEYAN EDİLMESİ
GEREKMEYECEĞİ HK.
Uyuşmazlık; bankacılık faaliyetinde bulunan yükümlü kurumun, başka ban
kalardaki mevduatı karşılığı elde ettiği ve Kurumlar Vergisi Kanununun
24.maddesi uyarınca vergisi tevkif yoluyla kesilmiş olan faiz geliri-
nin kurum ve gelir (stopaj) beyannamesinde beyan edilip edilemiyeceği-
ne ilişkin bulunmaktadır.
193 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 24.maddesinin A bendinde, dar
mükellefiyete tabi kurumların ücret, serbest meslek kazancı, gayrimen-
kul sermaye iradı, telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret ünvanı,
alameti farika ve benzeri gayrimaddi hakların satışı, devri ve temliki
karşılığında alınan bedel niteliğindeki kazanç ve iratların kurumlar
vergisi tevkifatına tabi olduğu ifade edildikten sonra, maddenin A ben
dinin son fıkrasında da bu maddeye göre vergisi tevkif suretiyle alı-
nan kazanç ve iratlar için 20 ve 22.maddelere göre beyanname verilmesi
nin veya bu madde şumulüne girmeyen kazanç ve iratlar için verilecek
beyannamelere mezkur kazanç ve iratlarının ithalinin ihtiyari olduğu
belirtilmiştir.
Anılan kanun maddesiyle, dar mükellefiyete tabi kurumların bir kısım
kazançları için kaynakta vergileme esas getirilmiştir. Kaynakta vergi-
leme bakımından kazanç unsurunun, elde edeni yönünden niteliği değil
fakat yapısına göre hangi gelir grubuna girdiği önem taşımaktadır. Böy
lece, olayda dar mükellef banka şubesinin diğer bankalardan elde etti-
ği faiz gelirinin hangi tür gelir unsuruna girdiği hususunun tespiti
önem kazanmaktadır.
Gelir Vergisi Kanununun 75.maddesinde, sahibinin ticari, zirai veya
mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen
değerlerden oluşan sermaye dolayısıyle elde edilen kar payı, faiz kira
ve benzeri iratların menkul sermaye iratı sayıldığı belirtilmiştir.
Yükümlü dar mükellef kurumun diğer bankalar nezdindeki mevduatına uygu
lanan faiz menkul sermaye iradı olduğu için ödeyen kurum tarafından
yukarıda sözü edilen madde uyarınca kurum stopajına tabi tutulmuştur.
Aynı ödemenin, bu defa dar mükellef kurumun elde ettiği ticari kazanç
sayılarak vergi beyannamesi ithali suretiyle tarhiyat yapılmasında ya-
saya uyarlık görülmemiştir.
Bu nedenle yükümlü temyiz isteminin kabulüne Vergi Mahkemesi kararının
bozulmasına karar verildi.
(MT/YÖ)
|