Dairesi
Çalıştırdığı araçtan dolayı götürü usulde vergilendirilen mükellefin yıl içinde aracım satması sonucu elde ettiği kazancın değer artışı veya ticari kazanç olarak gerçek usulde vergilendirilmesine olanak bulunmamaktadır.
Karar No
0
Esas No
0
Karar Tarihi
01-01-2000
Danıştay Üçüncü Daire Tarih : 10.12.1990 Esas No. : 1990/861 Karar No. : 1990/3382 Çalıştırdığı araçtan dolayı götürü usulde vergilendirilen mükellefin yıl içinde aracım satması sonucu elde ettiği kazancın değer artışı veya ticari kazanç olarak gerçek usulde vergilendirilmesine olanak bulunmamaktadır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 80. maddesinin 6. fıkrasında; faaliyeti durdurulan bir işletmenin kısmen veya tamamen elden çıkarılmasından doğan kazançların değer artışı kazancı olduğu belirtilmiş, aynı maddenin son bendinde; faaliyetine devam eden ticari bir işletmenin kısmen veya tamamen satılmasından veya ticari işletmeye dahil amortismana tabi iktisadi kıymetlerle birinci fıkrada yazılı hakların elden çıkarılmasından doğan kazançların ticari kazanç sayılacağı ve bunlara ticari kazanç hakkındaki hükümlerin uygulanacağı öngörülmüştür. Öte yandan 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 161. maddesinde ’Vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurulması ve sona erdirilmesi işi bırakmayı ifade eder; işlemin herhangi bir sebep yüzünden geçici bir süre için durdurulması işi bırakma sayılmaz’ hükmü yer almıştır. Olayda götürü usulde gelir vergisi mükellefi olan ve 1985 yılında satın aldığı otobüsü 21.12.1988 tarihinde satarak işini geçici bir süre durduran ve 28.12.1988 tarihinde aldığı yeni bir otobüsle götürü usulde mükellef olarak aynı işine devam eden davacının işini bıraktığı kabul edilemeyeceğinden ve ilk otobüsünü satma olayım faaliyetin durdurulması biçiminde nitelemek olanaksız bulunduğundan, olaya 193 sayılı Kanun’un 80/6. maddesini uygulama imkanı bulunmamaktadır. Faaliyetine devam eden ticari işletmeye dahil amortismana tabi iktisadi kıymetin elden çıkarılması konusuna gelince; davacı götürü usulde vergilendirilen bir mükellef olup, defter tutmadığından işletmeye dahil nakil aracından dolayı amortisman düşmesi sözkonusu değildir. Bu bakımdan 193 sayılı Kanun’un 80. maddesinin son bendinde gerçek usulde vergilendirilen mükellefler için öngörülen, işletmeye dahil amortismana tabi iktisadi kıymetin elden çıkarılmasından doğan kazançların ticari kazanç sayılacağı yolundaki hükmün götürü usulde mükelleflere uygulanması olanaksızdır. Kaldı ki götürü usulde gelir vergisi mükelleflerinin, içinde bulundukları yılda herhangi bir suretle elde ettikleri kazançların, beyan edilerek aynı yıl içinde gerçek usulde vergilendirilmesi mümkün değildir. Götürülük şartlarının kaybedilmesine neden olacak ölçüde fazla bir kazanç elde edilmişse, ancak ertesi takvim yılı basından itibaren gerçek usulde vergilendirilmesi sözkonusu olur. Aynı dönem için hem götürü usulde hem de gerçek usulde vergilendirilmesi mümkün değildir, Bu durumda, 1988 yılında götürü usulde vergilendirildiği ihtilafsız olan davacının aynı yıl içinde salığı aracından elde ettiği kazancı, değer artışı kazancı veya ticari kazanç olarak gerçek usulde vergilendirilemeyeceğinden yapılan cezalı tarhiyatta yasal isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının vergi aslı ile kaçakçılık cezasına ilişkin kısminin bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı