|
|
Dairesi
İndirimli orana tabi işlemlere ilişkin olarak yüklenilen vergilerden indirim konusu yapılamayan vergilerin, Bakanlar Kurulunca belirlenecek limiti aşan kısmının iadesi mümkün olup; ancak mükellefiyeti terk tarihinde henüz Bakanlar Kurulunca bir alt limit belirlenmemiş olması durumunda, indirim yoluy
|
|
|
Karar No
0
|
|
|
Esas No
0
|
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
Maliye Bakanlığı Özelgesi
Tarih : 12.04.2001
Sayı : B.07.0.GEL.0.52/527970/020161
İndirimli orana tabi işlemlere ilişkin olarak yüklenilen vergilerden indirim konusu yapılamayan vergilerin, Bakanlar Kurulunca belirlenecek limiti aşan kısmının iadesi mümkün olup; ancak mükellefiyeti terk tarihinde henüz Bakanlar Kurulunca bir alt limit belirlenmemiş olması durumunda, indirim yoluyla giderilemeyen vergilerin gelir vergisi matrahının tespitinde gider ve maliyet unsuru olarak göz önüne alınmasında bir sakınca yoktur.
Yazınız ekinde yer alan özelgeniz ile ilgili olarak aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur.
Bilindiği üzere, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 4369 sayılı Kanun ile değişik 29/2. maddesi ile 01.01.1999 tarihinden itibaren indirimli orana tabi işlemlerle ilgili olup yıl içinde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca belirlenecek sınırı aşan verginin mükelleflere iadesi imkanı getirilmiştir. 1999 yılı için bu hükmün uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 74 ve 76 seri no.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğ’lerinde belirlenmiştir.
Öte yandan 2000 yılı içerisinde yapılan indirimli orana tabi işlemlere ilişkin yüklenilen vergilerden indirim konusu yapılamayan vergilerden 2000 yılı için Bakanlar Kurulunca belirlenecek limiti aşan kısmın iadesi mümkün bulunmaktadır.
Ancak 2000 yılı için henüz Bakanlar Kurulunca bir alt limit tespit edilmediğinden, henüz iade edilebilecek bir tutar bulunmamaktadır. Bu durumda özelgenizde belirtildiği gibi 31.12.2000 tarihinde faaliyetini terk eden mükellefin indirim yoluyla gideremediği vergilerin 2000 yılına ait gelir vergisi matrahının tespitinde gider ve maliyet unsuru olarak göz önüne alınmasında bir sakınca yoktur.
|
|