|
Dairesi
Beyanname üzerinden tahakkuk edecek vergi zamanında ödenmesine rağmen, buna ilişkin beyananme süresinde verilmemiş ve dolayısıyla, vergi zamanında tarh ve tahakkuk ettirilmemiş ise, vergi ziyaı doğmuş sayılır.
|
|
Karar No
0
|
|
Esas No
0
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
Maliye Bakanlığı Özelgesi
Tarih : 29.08.1988
Sayı : 3.24460341/163
Beyanname üzerinden tahakkuk edecek vergi zamanında ödenmesine rağmen, buna ilişkin beyananme süresinde verilmemiş ve dolayısıyla, vergi zamanında tarh ve tahakkuk ettirilmemiş ise, vergi ziyaı doğmuş sayılır.
Olayda, ....... ili Mal Müdürlüğü mükelleflerinden .....PTT Merkez Müdürlüğünce Mayıs 1988 dönemine ait muhtasar beyannamesi gereğince ödenmesi gereken vergilerin süresinde ödendiği anlaşılmıştır. Ancak beyanname, kanuni süresinden sonra 21.6.1988 tarihinde verilmiş ve
bunun üzerine ilgili Mal Müdürlüğü'nce anılan mükellef adına kaçakçılık cezalı yergi tarhiyatı yapılmıştır.
Ancak, Valilikçe ilgili müdürlük adına kesilen kaçakçılık cezasının kaldırılıp kaldırılamaya. cağı konusunda tereddüte düşülerek konu Bakanlığımıza intikal ettirilmiştir.
Bilindiği gibi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 341. maddesinde, 'Vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerin! zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesidir' şeklinde tanımlanmıştır.
Bunun yanısıra, vergi ziyaına bağlı olarak verilecek cezalar da, aynı Kanun'un 344., Mükerrer 347. ve 348. maddelerinde, kaçakçılık, ağır kusur ve kusur olarak belirlenip hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Görüleceği üzere, vergi ziyaında esas unsur, verginin ilgili kanunlarında gösterilen sürelerde tahakkuk etmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesidir. Tahakkukun ise, ya beyanname üzerinde düzenlenen tahakkuk fişi ile ya da ihbarname üzerinden düzenlenen tahakkuk fişi ile ya da ihbarname esasına göre yapılması gerekmektedir. Bunun dışında yapılan ödemeler, kanunun aradığı anlamda bir ödeme olarak kabul edilmemekte, yapılan ödemeler, emanet hesaplarında izlenmektedir.
Bu nedenle, adı geçen müdürlükçe Mayıs 1988 dönemine ilişkin vergiler kanuni sürelerinde ödenmekle birlikte, beyannamenin kanuni süresinde sonraki 15 gün içerisinde verilmiş olması nedeniyle, verginin zamanında tahakkuk etmemesine, dolayısıyla, vergi ziyaına sebebiyet verilmiştir. Bu nedenle anılan müdürlük hakkında 1986/4 Seri Numaralı Vergi Usul Kanunu iç Genelgesi'nde de açıklandığı üzere;
1. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca verilen beyanname üzerinden tarhiyat yapılması,
2. Yapılacak tarhiyat nedeniyle kesilecek ceza ile ilgili olarak da, aynı Kanun'un 336. madde hükmü uyarınca kaçakçılık veya ağır kusur cezası ile birinci derece bir kat usulsüzlük cezası, kıyaslanarak miktar itibariyle en ağır olanın kesilmesi,
3. Sözü edilen süre içerisinde verilen beyannamelerden gerek duyulanların İncelettirilmesi ve inceleme sonucuna göre de ayrıca işlem yapılması gerekmektedir.
|
|