|
|
Dairesi
Bilindiği üzere 261 sayılı Kanuna dayanılarak Bakanlar Kurulu'nca kabul edilen ihracatta vergi iadesi uygulamasına dair karar gereğince, ihraç olunan mamullerin ihraç bedellerinin belirli bir oranında ihracatçılara ödenmekte olan vergi iadeleri mamüllerim
|
|
|
Karar No
0
|
|
|
Esas No
0
|
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
Maliye Bakanlığı Genel Yazışı
Tarih : 27.09.1979
Sayı : 121264606/75156
ihracatta vergi iadesinin tahsil edilip edilmediğine bakılmaksızın tahakkuk tarihinde elde edilmiş kazanç olarak kabulü gerekir.
Bilindiği üzere 261 sayılı Kanuna dayanılarak Bakanlar Kurulu'nca kabul edilen ihracatta vergi iadesi uygulamasına dair karar gereğince, ihraç olunan mamullerin ihraç bedellerinin belirli bir oranında ihracatçılara ödenmekte olan vergi iadeleri mamüllerimize dış pazarlarda rekabet olanağı sağlayabilmek amacıyla bu mamullerin imali esnasında ödenen mahiyeteki vergiler dikkate alınarak satış bedeline ek olarak ihracatçıya Devletçe ödenen ek bir hasılat mahiyetindedir.
Gelir Vergisi Kanunu'nun 38. maddesinde 'Bilanço esasına göre ticari kazanç teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerler arasındaki musbet farktır' denilmiş ve Vergi Usul Kanunu'nun 192. maddesinin 3. bendinde, aktif toplamı ile borçlar arasındaki farkın müteşebbisin işletmeye mevzu varlığına (öz sermayeyi) teşkil edeceği belirtilmiş ve bilanço esasına göre kazancın tespitinde, tahsile değil tahakkukun esas alınacağı hükme bağlanmıştır. Öte yandan Gelir Vergisi Kanunu'nun 39. maddesi de, 'işletme hesabı esnasında ticari kazancın, elde edilen hasılat ile giderler arasındaki musbet fark' olduğunu belirttikten sonra elde edilen hasılat idaresin! de, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacaklar olarak tanımlanmış bulunmaktadır. Bu esaslar karşısında ihracatta vergi iadesinin tahsil edilip edilmediğine bakılmaksızın tahakkuk tarihinde elde edilmiş kazanç olarak kabulü uygun görülmüştür.
Tahakkuk tarihinin de, vergi iadesi tutarının Merkez Bankasınca ilgiliye ödeyebilir hale geldiği tarih olarak kabulü gerekir.'
|
|