|
|
Dairesi
Sahip olunan arazinin ayın karşılığı kiraya verilmesi durumunda elde edilen zirai mahsuller gayrimenkul sermaye iradıdır. Söz konusu zirai mahsuller VUK 267. maddesi hükmü olan emsal bedelle değerlenecek ve tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname ile beyan edilecektir. Elde edilen zirai mahsullerin
|
|
|
Karar No
0
|
|
|
Esas No
0
|
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
Maliye Bakanlığı Özelgesi
Tarih : 30.07.2000
Sayı : B.07.0.GEL.0.43/4301283
Sahip olunan arazinin ayın karşılığı kiraya verilmesi durumunda elde edilen zirai mahsuller gayrimenkul sermaye iradıdır. Söz konusu zirai mahsuller VUK 267. maddesi hükmü olan emsal bedelle değerlenecek ve tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname ile beyan edilecektir. Elde edilen zirai mahsullerin satılması durumunda tevkif edilen vergiler gayrimenkul sermaye iradı üzerinden hesaplanacak gelir vergisinden mahsup edilebilecektir.
Yazınızın incelenmesinden ve ilgi (b)’de kayıtlı yazınız ekinde yer alan 12.6.2000 tarih ve 2000/04 sayılı Görüş ve Öneri Raporu’nun sonuç bölümünde yer alan, arazi sahiplerinin kira karşılığı ayın olarak aldıkları zirai mahsulleri, Tarım Satış Kooperatiflerine veya tüccarlara satmaları halinde, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 11. bendine göre yapılan gelir vergisi tevkifatının, beyan edilecek arazi kira bedeline ilişkin gayrimenkul sermaye iradı üzerinden hesaplanacak gelir vergisinden mahsup edilip edilmeyeceği hakkında tereddüde düşüldüğü anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 70.maddesinin 1. fıkrasında ’Aşağıda yazılı mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradıdır.’ denilmiş, aynı maddenin bir numaralı bendinde de; arazi, bina (Döşeli olarak kiraya verilenlerden döşeme için alınan kira bedelleri dahildir), maden suları, memba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların mütemmim cüzileri ve teferruatının kiraya verilmesinden elde edilen iratların gayrimenkul sermaye iradı olduğu hükme bağlanmıştır.
Aynı maddenin 4. fıkrasında ise ’Vakfın gelirinden hizmet karşılığı olmayarak alınan hisseler ile zirai faaliyete bilfiil iştirak etmeksizin sadece üründen pay alan arazi sahiplerinin gelirleri bu kanunun uygulanmasında gayrimenkul sermaye iradı addolunur.’ hükmü yer almaktadır.
Bu hükümlere göre, sahip olunan arazinin, kiraya verilmesi sonucu ayın olarak alınan kira bedelinin gayrimenkul sermaye iradı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, arazi sahiplerinin kira karşılığı ayın olarak aldıkları zirai mahsullerin değerlemesi 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 267. maddesinde yer alan esaslara göre belirlenecek emsal bedeldir.
Bu durumda, arazi sahiplerinin kira karşılığı ayın olarak aldıkları zirai mahsullerin, emsal bedel tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname ile gayrimenkul sermaye iradı olarak beyan edilecektir.
Yine 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 121. maddesinde ’Yıllık beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iratlardan bu Kanuna göre kesilmiş bulunan vergiler, beyanname üzerinden hesaplanan Gelir Vergisine mahsup edilir…’ hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre, söz konusu ürünlerin Tarım Satış Kooperatiflerine veya tüccarlara satılması halinde yapılacak gelir vergisi tevkifatının, gayrimenkul sermaye iradı üzerinden hesaplanacak gelir vergisinden mahsubu ve mahsubu yapılan miktarın gelir vergisinden fazla olması halinde iadesi mümkün bulunmaktadır.
Ayrıca, ilgi (b)’de kayıtlı yazınız ekinde yer alan Görüş ve Öneri Raporunda bahsedilen ve kanun değişikliğini gerektiren önerileriniz de ileride yapılacak kanun değişikliği çalışmalarında değerlendirilmek üzere not edilmiştir.
|
|