Dairesi
Kurum kazancının tespiti hk.
Karar No
0
Esas No
0
Karar Tarihi
01-01-2000
T.C.RNİSTANBUL VALİLİĞİRNİl Defterdarlığı Vasıtasız Vergiler Gelir Müdürlüğü Sayı : B.07.4.DEF.0.34.11 Kurum kazancının tespiti hk. İLGİ : .........1.2003 tarihli dilekçeniz. İlgi dilekçeniz incelenmiş olup aşağıdaki hususların belirtilmesine gerek duyulmuştur. 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 13.maddesinde, kurumlar vergisinin, birinci maddede yazılı mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazancın konusunu oluşturan 37.maddesinde de ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ifadesi kullanılmış ve ticari kazançta vergiyi doğuran olay tahakkuk esasına bağlanmıştır. Vergi Usul Kanunu'nun 21.maddesinde de vergiyi doğuran olay vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın meydana gelmesi ve hukuki durumun oluşması şeklinde tanımlanmıştır. Vergi Usul Kanunu'nda yer alan fatura da tacirler arasındaki faaliyetlerin belgelendirilmesi amacıyla tahakkuk esasına bağlı kalınarak düzenlenmektedir. Vergi Usul Kanunu'nun 229.maddesine göre, fatura 'satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.' Şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında düzenlenmiş olması zorunludur. Satış akdinin tekemmül edebilmesi için akdin unsurlarının tamamının yerine getirilmesi gerekir. Bu unsurlardan birisi de 'malın mülkiyetinin alıcıya nakli'dir. Vergi Usul Kanunu'nun 231.maddesinin 5 numaralı fıkrasına göre, faturanın malın teslim edildiği veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren en geç 10 gün içinde düzenlenmesi zorunluluğu bulunmaktadır. Bu açıklamalar çerçevesinde, vergiyi doğuran olay olan satış akdi, satışa konu olan malın fiilen ihraç edildiği tarihte gerçekleşmektedir. Alıcı da bu tarih itibariyle satılan malın karşılığı olan semeni talep etme hakkını kazanmaktadır. Bu nedenle, faturanın da bu tarihten itibaren en geç 10 gün içinde düzenlenmesi zorunludur. Dolayısıyla, düzenlenen faturaların tarihlerinin fiili ihraç tarihi olması gerekir. Diğer taraftan, yurt dışındaki alıcının satış akdine konu olan malı satıcının Türkiye'deki fabrikasında, deposunda veya herhangi bir işyerinde kendisinin veya adına hareket edenin teslim alacağının satış akdine belirlenmiş olması halinde satıcının belirtilen işyerinde malı teslime etmesiyle satış akdi tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, ihracatta malın satıcının Türkiye'deki işyerinde teslim alınması durumu hariç olmak üzere, mal fiilen ihraç edilmedikçe satış akdi tamamlanmamış sayılacak ve tahakkuk etmiş bir kazançtan söz edilemeyecektir. Bu itibarla, söz konusu olayınızda ihracat, malın fiilen ihraç edildiği (müşteriye teslimatının yapılmak üzere gümrükten çıkışının yapıldığı) yılda gerçekleşmiş olacaktır. Dolayısıyla bu işten sağlanan kazancın da faturanın düzenlendiği değil malın fiilen ihraç edildiği yıl kazancı olarak dikkate alınması gerekecektir. Öte yandan 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11/1a bendiyle; 'İhracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler' KDV'den istisna edilmiştir. Yine, aynı Kanunun 12/1.maddesine göre bir teslimin, ihracat teslimi sayılabilmesi için aşağıdaki şartlar yerine getirilmiş olmalıdır. a) Teslim, yurt dışındaki bir müşteriye yapılmalıdır. b) Teslim konusu mal T.C.gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye vasıl olmalıdır. 4 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin A/1 bölümünde; 'Bilindiği üzere Türkiye'den ihracat İhracat Rejimi Kararı ve Yönetmelikleri ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkındaki Kararlar ve Bu Kararlara İlişkin Tebliğler ve Talimatlar çerçevesinde yapılmaktadır. Söz konusu düzenlemelerde yer alan hükümlere göre fiili ihracat gümrük çıkış beyannamesinin ilgili gümrük idareleri tarafından tescil edilmesiyle gerçekleşmiş sayılmaktadır. Fiili ihracat tarihi ise bu beyannamelerin ön yüzünün üst orta bölümündeki tarihtir.'denilmektedir. 19 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin (E) bendinde, katma değer vergisi uygulamasında ihracat tesliminin gerçekleştiği tarihin,malın gümrük hattından geçtiği sırada çıkış gümrüğünce belirlenen ve gümrük beyannamesindeki 'gümrük hattını çıkış tarihi' olacağı belirtilmiştir. Bilindiği üzere, KDV iade talepleri bu Kanunun 32. maddesi ile öngörülen faaliyetlerin ifa edilmesinden sonra değerlendirilmektedir. İade taleplerinin, iadeyi gerektiren işlemin gerçekleştiği takvim yılı aşılmamak kaydıyla yapılması gerekmekte olup iade işlemleri, vergi idaresince incelemeler yapıldıktan sonra gerçekleştirilir. Buna göre, ihracat tesliminin gerçekleştiği tarih intaç tarihi değil, malın gümrük hattından geçtiği sırada çıkış gümrüğünce belirlenen ve gümrük beyannamesindeki 'gümrük hattını çıkış tarihi' olarak kabul edileceğinden ihracatın ve iade tutarının bu çıkış tarihine ait KDV beyannamesinde gösterilmesi gerekmekte olup 2001/ Aralık beyannamesinde gösterilmesi mümkün değildir. Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı