|
Dairesi
Yıllara yaygın inşaat işiyle uğraşan sermaye sirkelinin, inşaat işi devam ederken, ortaklara 'kar payı' adı altında bir ödemede bulunması (avans olarak yapılacak olanlar dahil) mümkün değildir.
|
|
Karar No
0
|
|
Esas No
0
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
Maliye Bakanlığı Özelgesi
Tarih : 27.06.1985
Sayı : 22113/1
Yıllara yaygın inşaat işiyle uğraşan sermaye sirkelinin, inşaat işi devam ederken, ortaklara 'kar payı' adı altında bir ödemede bulunması (avans olarak yapılacak olanlar dahil) mümkün değildir. Bu şekilde yapılacak ödemeler 'örtülü kazanç dağıtımı' sayılır. Ancak, şirketin elde edildiği yılın kazancı olarak beyan edilmesi gereken (mevduat faizleri, kira gelirleri vb.) kazançları mevcutsa, bu kazancın kar olarak dağıtılması mümkündür.
Dilekçenizde, ............ Barajı ve .............. inşaatının yapımım taahhüt eden şirketinizin bu inşaatları takriben 810 yılda tamamlayacağı belirtilmektedir. Bu durumda bu işten dolayı vergiye tabi kazanç işin bittiği yıl kati olarak tespit edilecek olmakla beraber, her yıl Türk Ticaret Kanunu'na göre tespit edilecek ticari karla sınırlı kalmak üzere, ortaklara, işin devam ettiği yıllarda, işin bitiminde teşekkül edecek kazançtan hisselerine düşecek kar payına mahsuben avans şeklinde ödeme yapılıp yapılamayacağının bildirilmesi istenilmektedir.
Türk Ticaret Kanunu'nun 470. maddesinde, 'Kar payı ancak safi kardan ve bu gaye için ayrılan yedek akçelerden dağıtılabilir' hüküm yer almaktadır.
Türk Ticaret Kanunu'nun yukarıda açıklanan hükmünden de anlaşılacağı üzere, ortaklara kar payı ödenebilmesi için öncelikle bilanço gereğince safi bir karın veya kara tahsis edilebilen serbest yedeklerin bulunması gerekmektedir. Kar ise, belli bir faaliyetin sonucu olarak ortaya çıkan pozitif bir değerdir. Diğer bir anlatımla, kar (veya zarar) faaliyetin sonucunda ortaya çıkmaktadır. Yıllara yaygın inşaatta ise, faaliyet işin bitiminde sonuçlanmaktadır. iş bitmediği sürece yıllara yaygın inşaat, işveren için alacak, yapan firma için ise borç niteliğindedir. Dolayısıyla yıllara yaygın inşaatta yıl içinde yapılan harcamalar ve alınan hak edişler belli bir taahhüdün sonuçlanmamış durumunu ortaya koymaktadır. Bunun içindir ki, vergi hukukunda taahhüt işleri sonuçlanmadığı sürece sonuç hesaplarıyla ilgilendirilmesi ilkesi getirilmiştir.
Bunun sonucudur ki, Gelir Vergisi Kanunlarında yukarıda açıklanan hükümlere paralel olarak, yıllara yaygın inşaat ve onarma işleminde kar veya zararın tespiti konuşu ayın hükümlerde düzenlenmiştir.
Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 13. maddesi gereğince safi kurum kazancının tespitinde de geçerli bulunan Gelir Vergisi Kanunu'nun 4244, maddelerinde birden fazla takvim yılma yaygın inşaat ve onarma işlerinde kar veya zararın işin bittiği yıl kati olarak tespit edileceği ve o yılın geliri sayılarak, mezkur yıl beyannamesinde gösterileceği hükme bağlanmıştır. Bir başka ifadeyle kar veya zararın yıl sonu itibariyle tesbiti mümkün olmayıp işin bitiminde belirleneceği tabiidir.
Öte yandan, şirketin safi kazancı belirlenmeden, ortaklara elde edilecek kardan hisselerine düşecek kar payına mahsuben avans verilmesi Türk Ticaret Kanunu'nun yukarıda açıklanan hükmü karşısında mümkün değildir. Çünkü işin zararla sonuçlanması halinde esas sermayeyi ve kanuni yedekleri aşan aktifler bulunmaksızın bir ödeme yapılması sermayenin ortağa iadesi sonucunu doğuracaktır ki, bu durum Türk Ticaret Kanununun 533. maddesinde '.... ortaklar, sermaye koyma borçlarım yerine getirmedikleri nisbette, yıllık bilançoya .göre, elde edilmiş kardan pay alırlar.' denilmektedir.
Buraya kadar yapılan açıklamalar ışığında, yıllara yaygın inşaat işiyle uğraşan şirketinizin sözkonusu inşaat işi sonuçlanmadan bilançoya göre tespit edilmiş bir safi kardan hesab edilemeyeceğinden kar payı' adı altında ortaklara bir ödemede bulunulması (avans olarak yapılacak olanlar dahil) mümkün değildir. Bu şekilde yapılacak ödemeler, şirketçe ortaklara verilmiş borç para mahiyetinde olacak ve ortakların cari hesaplarında izlenecektir. Ancak bu durumda Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 17. maddesinde düzenlenmiş bulunan 'örtülü kazanç dağıtımı' ile ilgili hükümlerin de gözönünde tutulması gerekir.
Diğer taraftan, şirketinizin yıl'lara yaygın inşaat işinden ayrı olarak diğer kaynaklardan elde ettiği ve elde edildiği yılın kazancı olarak beyan edilmesi gereken (mevduat faizleri, kira gelirleri gibi kazançları mevcutsa, bu kazancın kar olarak dağıtılması mümkündür.
|
|