Dairesi
Re'sen takdiri gerektiren bir durumda, mükellefin daha önce Vergi Dairesi tarafından yanıltıldığının anlaşılması halinde, takdir olunan matrah üzerinden salınan vergiye ceza uygulanmaz.
Karar No
0
Esas No
0
Karar Tarihi
01-01-2000
Maliye Bakanlığı Özelgesi Tarih : 13.02.1984 Sayı : 1.24466371335 Re'sen takdiri gerektiren bir durumda, mükellefin daha önce Vergi Dairesi tarafından yanıltıldığının anlaşılması halinde, takdir olunan matrah üzerinden salınan vergiye ceza uygulanmaz. Adı geçen mükellef bankanın 03.01.1983 gün ve 00001 sayılı dilekçe ile Vergi Dairesi'ne müracaat ederek şubelerinde çalışan personel sayısının dokuz olduğunu ve muhtasar beyannamelerim de ayda bir verecekleri Vergi Dairesi'ne bildirdikleri, Vergi Dairesi'nin yazışı ile bu talebin kabul edildiği ayrıca 19.01.1983 gün ve GB15547943 sayılı yazı ile de, hangi aylarda yapılan ödemelere ait muhtasar beyannamelerin hangi tarihlerde verileceğinin açıklandığı, bilahare Bakanlığımızca yayınlanan 11.03.1983 gün ve GVK/22176224/15785 sayılı iç Genelge ile, bankaların tüzel kişilik olarak (şubeler dahil) çalıştırdıkları hizmet erbabı sayışı 20'den az olamayacağı için bu işverenlerin her ay muhtasar beyanname vermelerinin zorunlu olduğunun açıklığa kavuşturulması ve yazının Vergi Dairesi'ne ulaştı n imasından sonra mükellef bankanın Şubat 1983 dönemine ilişkin muhtasar beyannameyi 20.04.1983 tarihinde verdiği, Vergi Dairesi'nce de tahakkuk eden vergiye % 4 oranında pişmanlık zammı uygulandığı, mükellefin ise tahakkuk eden pişmanlık zammının ödediği ve bilahare ödemiş bulunduğu pişmanlık zammının kendisine iadesi talebiyle Vergi Dairesi'ne müracaat ettiği ancak talebin reddedilmesi karşısında konunun şikayet yoluyla Bakanlığımıza intikal ettirildiği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere 213 sayılı VUK'nun 371. maddesinde pişmanlıkla beyanda bulunulması halinde uyulması gereken şartların neler olduğu bentler halinde sayılmış ve maddenin birinci fıkrasında, pişmanlık talebinin Vergi Dairesi'nce kabul edilebilmesi için 'mükellefin keyfiyeti haber verdiği tarihten önce bir muhbir tarafından herhangi bir makarna dilekçe ile veya şifahi beyanı tutanakla tespit edilmek suretiyle haber verilen husus hakkında bir ihbarda bulunulmamış olması' gerektiği hükme bağlanmış bulunmaktadır. Olayda ise, mükellefin söz konusu aya ait beyannamesin! vermediği hususu Vergi Dairesi'nin ittılaı dahilinde bulunduğundan, bu döneme ait beyannamenin pişmanlık talebiyle verilmesi halinde bile pişmanlık talebinin kabulü mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan beyannamelerin zamanında verilmemiş olması hali VUK'nun 30/1. maddesi gereğince re'sen takdir sebebi olup, olay aynı zamanda mezkur kanunun 341. maddesinde belirtildiği üzere, vergi ziyaını oluşturduğundan, olaya vergi ziyaı cezası uygulanması gerekmekte ise de, VUK'nun 369. maddesinde yanılma halinde mükelleflere ceza kesilmeyeceği belirtilmekte ve maddenin birinci fıkrasında, 'yetkili makamların mükellefin kendisine yazı ile yanlış izahat vermiş olması' halinin ceza kesilmesini önleyeceği belirtilmiş bulunmaktadır. Olayda da, Maliye Bakanlığı'nın konuya ilişkin genel tebliğinin Vergi Dairesi'ne ulaşmasından sonra Vergi Dairesi'nce mükelleften beyannamesini vermesinin istenildiği ve mükellefçe beyannamenin verildiği kesin olduğundan, re'sen takdir sonucu bulunacak matrah ile, mükellefin bildirdiği matrahın aynı olması halinde tarhiyata ceza uygulanmasına imkan bulunmamaktadır. Bu itibarla dosyanın VUK'nun 30/1. maddesi uyarınca Takdir Komisyonu'na sevkedilmesi ve Takdir Komisyonu'nca, mükellefin beyanından fazla bir matrah takdir olunduğu ahvalde fark matraha göre ceza uygulanması, fark matrah bulunmadığı takdirde mükelleften tahsil edilmiş bulunan pişmanlık zammının terkin edilmesi ile ceza uygulanması yoluna gidilmemesi gerekmektedir.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı