|
Dairesi
Şirketin yabancı para cinsi ile olan vadesi gelmemiş senetli alacak ve borçlarını dönem sonunda değerleme günü kıymetine icra edilip edilmeyeceği hk.
|
|
Karar No
0
|
|
Esas No
0
|
|
Karar Tarihi
04-10-2000
|
|
|
Maliye Bakanlığı Özelgesi
Sayı : B.07.0.GEL.0.29/294928049/45179 Şirketin yabancı para cinsi ile olan vadesi gelmemiş senetli alacak ve borçlarını dönem sonunda değerleme günü kıymetine icra edilip edilmeyeceği hk. Yazınızın incelenmesinden, döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenen mal ve hizmet bedellerinin malın teslimi veya hizmetin ifasından sonra döviz cinsinden senede bağlı olarak taksitler halinde ödenmesi durumunda, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihteki cari kura göre belirlenen bedel üzerinden veya ayrıca vade farkları üzerinden ayrı ayrı fatura belirlenen bedel üzerinden ve ayrıca vade farkları üzerinden ayrı ayrı fatura düzenlendiği, uzun vadede tahsilat gerçekleştirilecek binlerce senedin izlenmesinde zorluklarla karşılaştığı ve bu tür senetlerin değerlemesinde tereddüde düşüldüğü belirtilerek, uygulamada birliğin sağlanması amacıyla Bakanlığımız görüşünün bildirilmesi talep edildiği anlaşılmıştır. 1. Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 20. maddesine göre, katma değer vergisinin matrahı, teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedel olarak tanımlamış; bedel deyiminin ise alıcının ödediği veya borçlandığı para, mal ve diğer şekillerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamı olduğu hüküm altına alınmıştır. Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 24. maddesinin (c) bendine göre de; ’Vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler’ katma değer vergisinin matrahına dahil bulunmaktadır. Aynı Kanun’un 26. maddesinde ise, bedelin döviz ile hesaplanması halinde dövizin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk parasına çevrileceği hüküm altına alınmıştır. Bu hükümlere göre; mal teslimi ve hizmet ifalarına ait bedellerin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmesi halinde, döviz cinsinden belirlenen tutarın vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihteki cari kur üzerinden Türk Lirası’na çevrilerek bulunacak bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir. Döviz cinsinden belirlenen ödemelerin kısmen veya tamamen vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihten sonra yapılması halinde ise (alınan senetlerin herhangi bir şekilde ciro edilmesi, vadelerinin uzatılması, senedin ciranta tarafından ödenmesi, kısmi ödeme yapılması halinde ödenen kısım dikkate alınmak suretiyle) aşağıdaki işlem yapılması uygun olacaktır. 1. Döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenen katma değer vergisi dahil mal ve hizmet bedellerinin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihten sonra ödenmesi halinde, ödeme tarihi ile vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih arasında ortaya çıkan kur farkları üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir. Bu şekilde ortaya çıkan kur farklarına ait katma değer vergisi, kur fark bedeline iç yüzde oranı uygulanmak suretiyle hesaplanmak ve ilgili dönemde beyan edilerek ödenmelidir. 2. Döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenen katma değer vergisi hariç mal ve hizmet bedellerinin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihten sonra tamamen veya kısmen ödenmesi halinde, ödeme tarih ve/veya tarihleri ile ilgili vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih arasında ortaya çıkan kur farkları da katma değer vergisine tabi olup, verginin kur farkı bedeli üzerinden ayrıca (dış yüzde yoluyla) hesaplanarak alıcı adına düzenlenecek faturada gösterilmesi ve ilgili dönemde beyan edilerek ödeme süresi içerisinde ödenmesi gerekmektedir. Öte yandan, senetlerin protesto olması ve kanuni takibe geçilmesi ve bu suretle icrada taksitlendirilerek ödenmesi durumunda; katma değer vergisi dahil edilerek düzenlenmiş senetler için (1) numaralı bölümdeki, katma değer vergisi hariç olarak düzenlenmiş senetler için de (2) numaralı bölümde yapılan açıklamalar uyarınca tahsil edilen taksitler itibariyle işlem yapılacaktır. Senet bedellerinin Türk Lirası ya da döviz cinsinden ödenmesi, yukarıda belirtilen katma değer vergisi oranlarında meydana gelen değişiklikler dikkate alınmayacak, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu anda, yapılan teslim ve hizmetlere ait katma değer vergisi oranları üzerinden vergi hesaplanacaktır. 2. Vergi Usul Kanunu Yönünden 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 280. maddesinde ’Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Borsa rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşılırsa, bu rayiç yerine alış bedeli esas alınır. Yabancı paranın borsada rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur, Maliye Bakanlığınca tespit olunur. Bu madde hükmü, yabancı para ile olan senetli veya senetsiz alacaklar ve borçlar hakkında da caridir. Bunlardan vadesi gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlar, bu Kanun’un 281 ve 285. maddeleri uyarınca değerleme günü kıymetine icra edilebilir. Ancak senette faiz oranının yazılı olmadığı durumlarda değerleme gününde geçerli olan Londra Bankalar Arası Faiz Oranı (LIBOR) esas alınır.’ hükmü yeralmaktadır. Aynı Kanun’un 281. maddesinde; ’Alacaklar mukayyet değeriyle değerlenir. Vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacaklar değerleme gününün kıymetine icra olunabilir. Bu takdirde, senette faiz nispeti açıklanmamışsa ise bu nispet, açıklanmamışsa Cumhuriyet Merkez Bankası’nın resmi iskonto haddi uygulanır. Bankalar ve bankerler ile sigorta şirketleri alacaklarını ya Cumhuriyet haddi ile, değerleme günü kıymetine icra ederler.’ hükmüne yerverilmiştir. Öte yandan aynı Kanun’un 285. maddesinde de; ’Borçlar mukayyet değeriyle değerlenir. Vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacaklar değerleme gününün kıymetine icra olunabilir. Bu takdirde senette faiz nispeti açıklanmış ise bu nispet, açıklanmamışsa Cumhuriyet Merkez Bankası’nın resmi iskonto haddi uygulanır. Banka ve bankerler ile sigorta şirketleri borçlarını, Cumhuriyet Merkez Bankası’na resmi iskonto haddi veya muamelelerinde uyguladıkları faiz haddiyle, değerleme günü kıymetine irca ederler. Ancak senetlerini değerleme günün kıymetine irca eden mükellefler, borç senetlerini de aynı şekilde işleme tabi tutmak zorundadırlar.’ hükmü yeralmıştır. Bu hükümlere göre, şirketiniz yabancı para cinsi ile olan vadesi gelmemiş senetli alacak ve borçlarını dönem sonunda değerleme günü kıymetine irca edebilir. Yapılacak olan reeskont ve/veya prekont işlemlerinde reeskont ve/veya prekont faiz oranı belirtilmemişse uygulanacak faiz oranı olarak değerleme gününde geçerli olan Londra Bankalar Arası Faiz Oranının (LİBOR) esas alınması gerekmektedir. Ayrıca, alacak senetleri için reeskont işlemi uygulanması durumunda borç senetleri için de prekont işlemi uygulanması mecburidir.
|
|